7

Başarmış Olmak Ne Demek?

“Başarmış olmak” geride bırakılabilecek en anlamlı ve en değerli miras olabilir mi?

Hırs dolu bugünkü dünyamızda yatların boy uzunluğu, katların sayısı, arabaların markası, şirketteki odaların büyüklüğü gibi duygudan tamamen uzak kriterler midir başarı?

Marketing Post‘tan sevgili Cengizhan bloguna konuk yazar olarak bir yazı göndermemi rica edince, bu aralar beni sıkça meşgul eden “başarı” ve “başarmış olmak” hakkında bir şeyler karalamak geldi içimden.

Karaladım da

Yorumlar 7

  1. Gürsel Özkır

    -Sık ve çok gülümsemek; akl-ı zeki insanların saygısını ve çocukların şefkatini kazanmak; dürüst eleştirilerin takdirine layık olmak ve yanlış arkadaşların ihanetlerine katlanabilmek; iyi olmanın güzelliğini takdir edebilmek, başkalarındaki ”En iyiyi bulabilmek”;sağlıklı bir çocuk, bahçelik bir arazi ya da daha iyi durumuna getirilmiş bir sosyal durum yoluyla bu dünyayı olduğundan biraz daha iyi bırakarak terk etmek; bir tek yaşamın bile sırf siz yaşadınız diye daha rahat soluk almış olduğunu bilmek.

    -İşte başarmış olmak budur-

    Gürsel Özkır

  2. enis

    açıkcası ben bu yazılanlara kısmen katılyorum, ama tedbirli olmak diye de bir şey var hayatta… evet başarı para ile ölçümlenmez ama para sahibi olmak güç sahibi olmak da bir başarıdır eğer etik çizgiden yürünerek yapıldıysa… bence insanlar kendilerini “param yok evim yok arabam yok ama ben… yapan bir insanım, o yüzden çok başarılıyım” dememeli… bir insanın boyunu metre ile ölçersin bir kütlenin ağırlığını gram ile….

    elbette bunlar gibi başarının bir ölçümü birimi var, bu kimi yerde para kimi yerde saygı, kimi yerde sevgi ama bu sevgi bir annenin çocuğuna olan sevgisi gibi değil o doğal sevgi ben kazanılmış hak edilmiş sevgiyi kast ediyorum çevreniz de ne kadar insan size saygı duyuyor ne kadar insan sizi seviyor. bir sayın veyahut cebinizde ne kadar para var ne tür mal varlığınız var…

    lütfen sahip olduğunuz evlatlarınızı karınızı annenizi babanınız bu çemberin içine almayın… bunlar hak edilmiş sevgi ya da saygıya girmez işte bu noktada üçüncü partideki insanlar size neden saygı duyarlar neden severler bir de buradan düşünün… derim ben

  3. suna

    Bu süper bişey ya. Bizleri bilgilendirdiğin için ve bize bu anı yaşattığın için ne kadar teşekkür etsem azdır…

  4. Anonymous

    Başarmış Olmak Ne Demek? başlıklı yazınızı şimdi okudum. Ellerinize sağlık, bunca zamandır pazarlama bloglarını takip ediyorum ama uzun zamandır okuduğum en anlamlı yazı buydu.

    İlginizi çekmeyebilir ama bana son dönemde yaşadığım önemli bir tecrübeyi hatırlattı, böyle güzel bir yazıyı bizimle paylaştığınız için ben de paylaşmak istedim;

    Okulumdan yeni mezun oldum, 2 hafta önce kep törenim vardı. Aynı zamanda stajda çalışıyor olduğumdan ve denetleyicim biraz sıkı olduğundan -hakkım olmasına rağmen- kep törenim için tam gün yerine yarım gün izin aldım. Anneannem ve dedem kep törenini çok görmek istiyorlardı ancak 1.5 saat uzaklıkta olduklarından ve zamanımın dar olmasından dolayı getir-götür olmasın diye gelmemi istemediler. Söylenenleri kulakarkası edip hiçbirşeyden kaçınmadan onları da alıp apar topar kep törenime getirdim. İyi ki de böyle bir şeyi yapmışım.

    O gün ve hatta o hafta içinde çeşitli kimselerden irili ufaklı hediyeler aldım. Ancak hiç biri bana anneanneme ve dedeme temsili diplomam verilirken yaşattığım duygunun mutluluğunu vermedi. O anki heyecanlarını, mutluluklarını ve yaşadıkları gururu anlatabilmem olanaksız…

    O an anladım ki aslında başarmak için koşturduğumuz şeyler fiziksel değil, maneviyata dayalı şeyler olunca gerçek huzuru buluyoruz. Yeni alınan bir cep telefonu 1 ay, bilgisayar 3 ay, pantolon 6 ay… Bir aileyi mutlu etmek; yaşadıkça…

    Dipnot: Farklı bir boyuttan bakar ve karma düşünürsek; bir aileyi mutlu etmek sonsuza kadar sürebilir. Organ bağışı yapan bir insanın organları küçük bir çocuğu yaşatabilir, o çocuk büyüyüp başka bir çok insanın hayatını değiştirebilir, mutlu edebilir ve bu böyle sürüp gider…

    Sonuç: “Tek bir kişi bile olsa, biri senin varlığından ötürü mutlu oluyorsa…” başardın demektir.

Düşünceni Paylaş!

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir