bundan sonrası için.
yapacakların için.
işte bunun için;
bir neden.
tamam da,
neden?
yani,
neden neden?
beyin nasıl programlanmış ki?
neden varsa iyi,
yoksa kötü?
tersi olsa bir an için.
varsa kötü;
yoksa iyi olsa mesela…
ayrıca…
‘iyi’ ne demek ki?
neden olmayınca,
neden ‘işe yaramaz’ hisseder insan?
öyle dediklerinden mi?
peki,
diyelim var o neden.
tamam da…
onların gözünde işe yarar olmak mı o neden?
kendi gözümdense…
iş ne?
Yorumlar 32
yaşıyor olduğunuz hayatınızda neden sorusuna fazla takılmayın arkadaşlar bulamazsınız..!! düşünmeye devam edersenizde bi kaç tahta eksilir söyleyeyim…..!!
neden olmasın ki?
İnsanız, sevgiyle yoğrulmuşuz..
Sevmeyi, sevilmeyi seviyoruz ya,
İşte O neden.
Pingback: Gelsin 2010, Bildiği Gibi Gelsin! | Türk Kaynak
Kime yazayım!
Nağmelerini kime söyler sözcüklerin
Hatta ölümün!
Kime yürüyeyim!
Yürüyen adımlarım hayatıma dolanır…
Kime anlatayım!
Unutulan sevginin hikâyesiyle
Başının altına serilirim,
Düşlenen cennetle
Sözcüklerin güzelliğini nakşederim
Işıldayan alnının üstüne
Hüznün boyun eğişini unuturum
Senin havanla,
Şimdi geçmişin hikâyeleri
Bu anlattığının havasında yaşanır
Kime yazayım!
Yaranın yangını sözü olana kadar
Havanın oyuncağının şekli olur hepsi büyüyerek
Geçerim ve dururum
Güneşin kamaştırdığı gözlerimle
Kalbim sevgiyi görür
Adresim hüzünlü kapıların üstünde
Garipliğime nakşederim bu hüznü
Ve gördüğümü yaşayıp geçerim
Derin yaramla
Karanlık örter geçmişimi…
Senin için ağladım
Garip mekânlarda ağladım
Dağılan su birikintilerinde ağladım
Ateşlerin düştüğü yerde ağladım
Ağladım, feryat eden bu çığlıkta
Hatta yangından tutuşan bu sözcüklerde
Hayatımıza dayanak olan…
Nehirde ve ağaçlarda
Karşılıklı iki kıyıda
Kumda
Denizimizde
Yeşil zeytinimizde
Senin için ağladım…
Senin, senin için
Senin için ağladım ey kalbim
Gözlerine ey vatanım
Ey savrulan ömrüm
Ey kimdin sen
Sözcüklerde
Kimdin
Bana bir nağme oluverdin.
CEVAT ÇAPAN
‘neden’ benim için bir sebep değil, haykırış olmuştur her zaman.
kendini topluma kabul ettirebilmek için bir ‘neden’ var
bir de kendinde kendini arayabilmek için
biri özgürlük biri sınır
ikiside yeterince zor deil mi ?
bir yerde okumuştum şu an hatırlayamadığım bi yer..
büyümek için büyümek kanser hücresinin ideolojisidir diye.
nedensizce…
ama bazen de yaptığınız şey, her neyse, sizi mutlu etmesi yeterli bir nedendir bence.
herkesin bir nedeni var..
belki de kendine bu neden…
kime neye ya da ne için olmasının bir önemi yok…
peki,
diyelim var o neden.
tamam da?
onların gözünde işe yarar olmak mı o neden?
evet herkes için bütün nedenlerimiz ama öyle olmamalı, benim hayatım nedenlerim kendim için olmalı…
ve inanıyorum ki nedenler umrumda olmasa şimdi her şeyi bırakıp kendi hayallerimin peşinde olurdum.
her insanın yaşamak için bir nedeni var.
kimisi okulu için,
kimisi işi için,
kimisi sevgilisi için,
kimisi çok para pazanıp zengin olmak için,
kimisi çocuğu için,
kimisi ailesi için,
kimisi sevdikleri için
kimisi sadece kendisi için,
kimisi…
nedenler farklı olsa da herkesin hayata tutunduğu bir ipi var.
peki ya neden bulamayan ya da kaybedenler yani artık herhangi bir nedeni olmayanlar?
neden böyle düşünüyoruz bunun bile cevabını veremiyorum. neden herkesin bir nedeni varken neden biz nedensizlikten bahsediyoruz.
bazen bir neden arıyorum.
evet çok para kazanıp bir zengin olacağım diyorum.
peki bu beni mutlu edecek mi? tek istediğim bu mu?
o yüzden bu beni hayata bağlayan bir neden olamayacak.
üniversiteyi bitirip, güzel bir işte güzel bir maaşla çalışmak ve hayatın boyunca o işi yapıp sıradan bir insan gibi ölmek…
peki bu beni mutlu edecek mi?
hayır.
sevgili tunç. biraz önce bu yazıyı yazarken sanırım bir neden farkettim.
bizler sıradan bir insan gibi yaşayıp ölmek, yani bir hiç olmak istemiyoruz. bu yüzden çok fazla sorguluyoruz ve nedenlerin hiçbirisi bize yeterli gelmiyor. öyle anlar geliyor ki insan yaşamak için bir neden bulamıyor.
bir de şöyle sormak lazım:
yoksa bir neden bulamadan ölüp gidecek miyiz? neden bulup hayatın tadını çıkaranlar düşünmemekte haklılar mı?
“neden?” yoksa “nasıl?” bir anlam ifade eder mi?
“neden?”siz ve “nasıl?”sız bir ifade, anlam eder mi?
nedenler bilinmez belki de acı çekmeden…
Eski bir Candan Erçetin şarkısını hatırladım; “neden“.
“neden sevinir insan zafer kazandığında,
kazanmak neye yarar ki kaybeden olduğunda…
savaşlar neye yarar ki yalnız kalmaktan başka…”
olabilir belki ama çoğu insan bu nedenin peşinden koşmakla geçiriyor zamanını.. bir taraftan bakıldığında merak denen dürtünün önüne geçilemiyor..
arkadaşım farklı bi açıdan ele aldın…
insanoğlu bu hayatta öyle zor şeylerle başa çıkabiliyor ki bunun önünde hiç bir engel duramıyor…
Hayatın amacı neden sorusunu aramak değil bence, sadece hayatın bir parçası olabilir. Emin olun her şeyin nedenini sorgulamak insanın başaçıkabileceği bir şey değil.
Sorduğun soruya psikolojik açıdan daha net bir cevap verilebilir diye düşünüyorum. Sevmediğiniz bir toplantı ya da derse gitmek için kurduğunuz deli gibi çalan alarmınızı duymamanız ya da mükemel hafızanız olduğunu idda ettiğiniz halde, ezberleyemediğiniz bir isim ya da her neyse bunların altında yatan derin şeyler olduğuna inanıyorum.
Belki çok pisikoanalatik bir yaklaşım bilmiyorum ama buraya yazı yazan ya da her gün neler var burada diye giren birinin ben kıvrandığını düşünüyorum. Dışarıda deli gibi esen bir hayat var, birileri bir şeyler yapıyor farklı şeyler yapıyor. Ben bunun neresindeyim kavgasını içinde yaşamak bence.
Çünkü burası bir site olmaktan çıktı. Aynı frekansı duyan insanların toplandığı bir site oldu (battlestar galacticadaki gibi:)
yaşamanın asıl amacı neden sorusunun yanıtını aramak değil mi?
şöyle bir soru da gelebilir:
”neden buraya yazı yazdınız?”…
bu yazıyı yazarklen ilk aklıma gelen bu oldu:))
ve bir de nedenini bilemediğimiz o kadar şey var ki…
beyin nasıl programlanmış ki?
neden varsa iyi,
yoksa kötü?
üzerine
Şöyle bir kitap vardı : pinker.wjh.harvard.edu/books/htmw/index.html
yorum mu?
neden lazım simdi ama..
nedensiz yorum olmaz ama..
nedenim de var ama..
bu kadar ”neden” i sacma bulmus bir yazıda,neden soyleyip de topa konulmaz ama.. :)
tam da dusundugum gibi dedirttigi icin, ben de yazsaydım buna benzer dile getirirdim dedigim icin, baska soylenecek bir sey bulamadıgım icin..
sadece, bazen oyle nedensizdir iste.. demek gecti icimden sadece..
sevgiler size..
Beğendim Tunç. Eline sağlık.
tek kelime olan ‘neden’ ne demek ki bilmiyorum. susarak izlediğimiz bu hayatta şüpheleri susturmak için, bazen de hayatı koca bir soru işaretiyle bakmamızı sağlıyor.
bazen duymamalıyız, çok merak iyi değil de ondan. gülmeliyiz ve her gülenin ya da her üzgün insanın içinde kopanları bilmediğimiz zamanlarda olmuyor mu sanki… bir köşede öyle hayattan bezmek sanki yok olup gidilse hiç kimse ardından ağlamayacak gibi geliyor… peki bu neden oluyor. koca bir soru işareti daha.
bu yüzden gülmek zorundayız, mutlu olmalıyız ve doyasıya sevmeliyiz soluksuzca. herkes aynı değildir ya bazen merakı bir köşeye oturtmalıyız. hem merak da bir neden değil mi?
Sizhayattasadecekendindensorumluolanlardanmısınız?
……
Hayatta kalabilmek için bir ömür veriyoruz.
Bir ömür karsiligi, bir ömür yani.
Ne saçma…
Sirf yeme, içme, barinmanin bedeli
Bu kadar agir olmamali….
neden yaşıyoruz ki..
nedenlerimiz bitince ne olacak..
Nedenler içinde bir nedensizlik aslında yaşamak…
ama ben neden kısmından çok nedenlerin sorulduğu sorulara takıldım..
“ayrıca iyi ne demekki ??” kendi hayatına sahip çıkabilen için iyi en iyisi işte :)))
kendi iyimiz en iyisi :))
sevgiler
Ah bu sorgulama neden?
Kafam karıştı çokça..
Güzel olmuş, güzel olmuş da..
Felsefik yaklaşımlar..
Uzak durayım en iyisi :)
Hüzün bir Neden?
Sevmek bir Neden?
Özlem bir Neden?
Başarı bir Neden?
Bissürü cevaplı, cevapsız neden var hayatımızda.
Güzel olmuş Tunç abi, sevgiler.
alemsiniz (:
“Boşluk” hissinden kaçış bir “neden”…
Varlığını anlamlandırma arzusu başka bir “neden”…
Çok sıkıldım birden “neden”se…
işte öyle… :))
Bir nedenden bir nedene…
Bir de benden bir bedene,
neden peki?
Neden Tunç nedeni sorgular ki :)
Hayatımda cevabını bulduktan sonra rahatlıyacağım soruların en başında gelen bir sorum var kendime sorduğum. Yaşıyoruz ama neden? Bunca koşuşturmaca neden? Böyle bir yorgunluğa deymeyecek kadar kısa olduğunu bildiğimiz hayatımızdaki hırsla çalışma neden? Daha çok neden var. Hakikatten mantıklı cevabı olmayan ama yaptığımız çok “neden?” sorusunu getiren cevapsız nedenler var.
ya tunc niye boyle yapiyorsun kardesim, im so confused.