Şöyle bir bakar mısınız ne kadar çok “benzer”, ne kadar çok “aynı tarz insan” var etrafımızda. Çünkü en risksiz olanı bu. Benzer olmak kolay. Çoğunluğun yaptığını yapmak, başarısız olunması durumunda kabul edilebilir hazır mazeretleri de beraberinde getiriyor. Sonra birbirine benzer insanların “yapacak bir şey yok” dediğinde kafalar sallanıp; “evet, doğru” deniyor. Çünkü herkes öyle onların etrafında. Dünyaları o kadar! “Sıradışı” …
Size Bir Sözüm Vardı!
Blog ödülleri sonrası, 11 Mayıs tarihli “Bir Kez Daha Hissettirdiniz Varlığınız?… Ne Mutlu!” yazısında verdiğim bir rakı-balık sözüydü bu. Şöyle demiştik: “Maalesef ödüller biraz zayıf. Ana sponsor Microsoft’un bu konudaki tutumu kendi marka büyüklüklerine pek yakışmadı. O zaman ben de bu ödüllerle yetinmeyip bu dört okurumu rakı-balığa davet ediyorum =) Gerçekten! Bütçem müsait olsa da, oyunumuza katılan herkesi davet edebilsem. …
Antoni Gaudi
“Bir dehayı mı yoksa budalayı mı mezun ediyoruz, bilmiyorum.” Bu söz School of Architecture of Barcelona’nın rektörü profesör Elias Rogent’ın, mezuniyet töreninde (1878) ona söyledikleri. O ise yanındaki arkadaşına dönüp: “benim şimdiden bir mimar olduğumu söylüyorlar.” diyor gülerek. La Rambla’daki sokak göstericileri ve Theo‘dan sonra Barselona’nın bende bıraktığı son iz; Gaudi. Antoni Gaudi. Bir adam, tek başına bir şehrin silüetini …