Microsoft’un Orijinal Desteği

Yanılmıyorsam bu senenin başlarıydı. Bilgisayar her zaman otomatik olarak yaptığı kritik güvenlik güncellemeleri artık yapmıyor ve orijinal olan bir Windows sürümü kullanmam gerektiğini söylüyordu. Ve ben de bu uyarı (The Windows Genuine Advantage Notification) sayesinde orijinal Microsoft Windows XP Home Edition satın alıp kullanmaya başladım. Çünkü bilgisayarınızın güvenliği riske atılamayacak kadar önemli. Sadece orijinal bir sürüm kullanmak elbette ki tek başına bu güvenlik için yeterli değil, ancak bir çok önlem için de başlangıç noktası…

Windows işletim sistemi ile uzun yıllar çok sorun yaşamış bir kişi olarak, bende hiçbir zaman sağlam bir algıya sahip olamadı Microsoft. Sanırım milyonlarca insan için de öyle olmalı ki, bugün dünyadaki en popüler forumların hala en sıcak tartışma ve şikayet konularının başında Microsoft ve ürünlerini görüyoruz.

Konumuza dönelim. Bilgisayar formatlandı, orijinal XP Home yüklendi ve bu sayede uzunca bir süre eksik kalan kritik güncellemeler gerçekleşti. Buraya kadar sorun yok. Sonra takip eden günlerde bilgisayar bu güncellemeleri tekrar yapmamaya başladı!

Evet, bu klasik bir Microsoft hikayesi gibi duruyor!

Bana verdiği hata kodu ile yaptığım google aramalarıyla farklı forumlardaki çözüm önerilerini okudum. Ancak verilen önerileri uygulamayı (benim seviyemdeki bir bilgisayar kullanıcısı için) karmaşık ve riskli bulmuştum.

Bu işlerden anlayan arkadaşlarım da “Oynama o dosyalarla, riskli.. Bilgisayarcın baksın” diyorlardı. (Yok ki Türkiye’de henüz Geek Squad benzeri bir firma!)

Daha sonra Microsoft Türkiye sayfasının Destek bölümüne ulaştığımda, 0 (212) 33 66 999 gibi bir destek hattına sahip olduklarını görünce gözlerim parladı. Kişisel işletim sistemleri ve uygulama geliştirme ürünlerinin son iki sürümlerine sahip lisanslı ve kayıtlı kullanıcılar için hafta içi hergün 08:00-24:00, Cumartesi 10:00-18:00 saatleri arasında destek verdiklerini yazıyorlardı. Saat 23:30′u gösteriyordu. Sarıldım telefona, ben artık lisanslı bir kullanıcıydım ne de olsa!

İşte şaşırtıcı Microsoft deneyimim bu andan itibaren başladı.

Nerdeyse hiç beklemeden bir kişi beni karşıladı. Son derece kibar. İlk kez aradığım için basit bir iki soru ile kaydımı yaptı. (Çünkü Destek Hattı’ndan sağlanan hizmetler ilk aramadan itibaren 3 yıl süreyle ücretsiz sağlanıyormuş!). Sonra beni bir sistem mühendisi arkadaşına aktardı ve bingo!

İki dakikanın altında süren telefon görüşmemizde bana verdiği yönlendirmelerle sorun (sistem dosyalarında yaptığımız ufak değişikliklerle) giderilmişti. Gece yarısı, mesaisinin bitmesine yarım saat kala verdiği hizmetin kalitesi muhteşemdi. Beni dinlemesi, anlaması, hemen çözüm üretmesi, tarzı ve ilgisiyle… Artık olması gerektiği gibi, işletim sistemi kendini otomatik günceleyebiliyordu.

Bu telefon hizmetini aldıktan 3-4 gün sonra Microsoft’un Amsterdam ofisinden Türkçe konuşan bir kişi beni arıyor ve destek hizmetinden ne kadar memnun kalıp kalmadığımı soruyordu. Şaşırtıcıydı gerçekten. İlgi hoşuma gitmişti.

Biraz da olsun, Microsoft’a olan eski algım olumlu yönde değişmeye başlamıştı. Zordur biliyorsunuz yerleşmiş algıları değiştirmek. Bu tabii bir başlangıç.

Değişim sürecinin hızlanması için ise, sadece Destek Hatlarıyla ilgili dört tane önerim var Microsoft’a:

1.) (212) 33 66 999 güzel bir numara. Aklımızda kalır, yeter ki daha fazla ön plana çıkarsınlar bunu. Benim yıllar sonra haberim oldu, o da kendi araştırmalarımla.
2.) Destek 365 gün/24 saat olmalı. Ne zaman bilgisayar karşısında sorun yaşayacağımız ve çözüm aciliyetinin kararı Microsoft’da olmamalı.
3.) Sadece son iki sürümlerine sahip lisanslı ürünlere destek veriyor olmaları, adeta bizlerde oluşan algının boş yere oluşmadığının kanıtı gibi. Diğer sürümlerin üreticisi Microsoft değil mi? Kendi ürünlerini sahiplenmemek “yenisini almaya zorlamak” için midir?
4.) Destek Hattı’ndan sağlanan hizmetlerin ilk aramadan itibaren sadece üç yıl süreyle ücretsiz verilmesiyle bana verilen mesajın anlamı “Sevgili lisanslı müşterim, her ne kadar çoğunluğun aksine kopya bir işletim sistemi kullanmasan da, senin bendeki değerin 3 yıllıktır” demek midir?

Günün sonunda günlük hayatımızda bu yoğunlukta kullandığımız ürün sayısı o kadar fazla değil. Belki de Microsoft ürünleri bunların en başında geliyor.

Sadece bu iyileştirmeler bile (ticari olarak kısa dönemli mali tablolarda ufak farklılıklar yaratsa da) orta vadede bir çok sorun yaşayan Microsoft kullanıcının algılarını değiştirmesine önemli katkı sağlar.

Sorunlardan fırsat yaratmak o denli zor değil.