Bir oyun olarak başladığımız Faili Meçhul Kıyak (FMK) Hareketi‘ndeki gelişmeleri sizlerle paylaşmak istiyorum.
Geçen kısa süre içinde, A4 sayfasını indirip, kartları keserek cüzdanında taşımaya başlayan kişi sayısı (en azından kendi çevremde:) çoğalmaya başladı. Belki de bana ayıp olmasın diyedir ancak olsun, cüzdandaki o kartlar en azından “hatırlatma” görevi görüyor. Çünkü gerçekten insanın kime, ne zaman bir FMK yapacağı belli olmuyor.
Şu dakikaya kadar FMK’yı anlattığımız ilk yazıya gelen 108 yorum cesaret veriyor. Bir o kadar da gelen mail var. Saklıyorum hepsini :)
İçlerinden bir tanesi güzel özetliyor gelen çoğu mesajın duygusunu. Kısa ancak o denli de vurucu:
“Tunç, biliyor musun?
Faili Meçhul Kıyak konusu gibi konular her zaman insanın aklına gelmez…
Bu konunun benim için birkaç önemi var..
Bir kere çekirdeğinde bir gizli kahramanlık var…
Sonra çok insanın katılması var…
Sonra yeni bir şey olması var…
Sonra genç insanların dahil olması var…
Sonra ümit taşıyan bir şey…
Sonra değiştiren bir şey az ya da çok…
Hayata bir katkı….”
Her şeyden önce, yorum ve mail’leri ile katkı sağlayan herkese içten, kocaman bir teşekkür ediyorum.
FMK Hareketi’ne destek olmak adına hoş sürprizlerle de karşılaştım:
– FMK Kartını kendi sitesine bir banner gibi yerleştirenler,
– Blogunda konuyla ilgili yazı yazanlar,
– Forumlarda konu açıp, yorumlayanlar,
– Facebook’ta statü’lerine; FMK Hareketi: http://tinyurl.com/faili-mechul yazanlar,
– Arkadaşlarına mail atarak ‘FMK’ya sen de katıl’ çağrısı yapanlar,
– Henüz çok az sayıda da olsa, ekşi sözlük’te ‘entry’ girenler,
– Emel Yalçın (Tatlıses Radyo, Çokemel Drive Time’da FMK’yı anlatmış) ve sonrasında “faili belli” bir arkadaşım üşenmeyip bunun ses kaydından oluşan bir sayfa yapmış,
harikasınız, ne diyebilirim. Bak, sarılasım geldi şimdi hepinize teker teker :)
Peki, bugüne kadar FMK’yı uygulayanlar neler yaptı?
Yorumlara eklenen örnek sayımız şimdilik az. (Henüz daha on günlük bir bebeğiz. Ayrıca FMK yapan bazı kişiler yorumlarda da anonim kalmak istiyor olabilirler. ‘Anonim’ takma adıyla da olsa paylaşın bence yaptıklarınızı.) İşte birkaç örnek:
— Anonim:
“Dün gece, A4’ü çıktı olarak aldım ve aklımdaki bir kaç ufak fikiri hayata geçirdim. Birincisi, gittiğim bir mekanda tanımadığım bir masanın hesabını ödeyip, hesap olarak kartı yollatmak oldu.
İkincisi, bazı alışveriş merkezlerinde ve sinemalarda masaj koltukları olur. Bu masaj koltukları 1 TL’lik (değişebiliyor) bozuk paralar ile çalışıyor. Ben de, insanlar kullanabilsin diye 5 adet 1 TL’yi makinanın yanına koyup paraların altlarına kartlardan birini yerleştirdim.
Üçüncüsü de benzer şekilde, Starbucks’a girip benden üç kişi sonra ilk gelen kişiye bedava Frappucino ve yanında kartlardan birini vermelerini istedim. Kızın suratında ki gülümsemeyi görmeliydiniz.”
— Tunç: (bu ben oluyorum:)
“Dün gece 10 kişilik bir gruptuk. Metro istasyonunda jeton alınan açık gişenin yanındaki kapalı gişenin önüne bir adet kartın üstüne jeton bıraktık. 20 metre kadar uzaktan da merakla izliyoruz. Yaklaşık 2-3 dakika kimse görmedi jetonu. Meğerse insanlar sadece aceleyle sıraya girip etraflarına pek bakmıyorlarmış :)
Neyse sonra, sıradaki 19-20 yaşlarında bir çiftin dikkatini çekti bu. Çocuk sıradan çıkarak karta yöneldi. Bombaya bakar gibi çekinerek bakıyor :) Sonra kartı eline alıp okudu ve yüzünde harika bir gülümseme belirdi. Kız arkadaşı meraktan çatlıyor bu arada :)
Sonra jeton ve kartı alıp kızın yanına gitti, birlikte okudular. İkisinin de şaşkınlık ve mutluluğunu görmeliydiniz. Sıra kendilerine gelince sadece tek jeton aldılar ve bizim önümüzden geçerken çocuk kartı cüzdanına yerleştiriyor ve kız arkadaşına aynen şöyle diyordu: ‘Süper bi şey bu. Şahane! Biz de bu gece mutlaka başka birisine bunu yapmalıyız.'”
— Ayrıca bugün ben bir tane daha yaptım!
Gitmek zorunda kaldığım bir Ziraat Bankası şubesinde (bilirsiniz, günün her saati içerisi kalabalık olur) kendime sıra numarası için bilet alırken bir yerine iki bilet aldım! Yaklaşık 45 dakikalık bir sıra bu. Sıranın bana yaklaştığı dakikalarda aldığım ikinci bileti karta ataçlayıp, kimse görmeden makinenin üzerine bıraktım.
O sırada benim işlemlerim yapıldığı için FMK kartını kimin aldığını ve yüzündeki ifadeyi göremedim ancak eminim ki o kişi bankada hiç beklemeden işlemini yaptırırken kafasında da güzel duygular oluştu. (Oluşmuştur mu, değil mi? :)
— Bu yazıyı yayınlamadan az önce de Enes’ten geldi bir FMK:
“Bugün faili meçhul kıyak yapmanın sevincini yaşıyorum. Sinemaya gittik bu akşam. Bende de 3 tane gnctrkcll şifresi vardı ama biz 4 kişiydik. Fazla şifreyle bir gnctrkcll kuponu daha aldım. Kesip cüzdanıma koyduğum 2 tane FMK kağıdıyla birlikte oradaki görevliye verdim. Bunu şifresi geçerli olmayan birine verirsen sevinirim dedim :D Ama benim verdiğimi kimse bilmesin falan dedim.
Sonra geçtik kenara arkadaşlarla konuşuyoruz, saatin gelmesini bekliyoruz. Arada bakıyoruz tabi çaktırmadan ne olacak diye. Bir çiftin şifresi geçersiz çıktı galiba. Görevli FMK kağıdıyla birlikte gnctrkcll kuponunu verdi bu çifte. Şaşırdılar tabi :D Umarım onlar da birilerine verir.”
Barış’ın başından geçenler ise, ‘güler misin, ağlar mısın’ türünden:
“Dün FMK için araba yıkama fikrin hoşuma gitti. Yapayım dedim. Gittim yıkamaya. Kovalar vs. Her şey hazır başladım arabayı ıslatmaya. Sonra bir bağırış duydum adam koşarak aşağı indi, arkasından polisler falan gittik hep beraber karakola. Bizzat sitende yazıyı okuttum fakat zor kurtardım paçayı. Kafama hafifçe yediğim o yumuşacık odun parçası da cabası :))
FMK eylemlerinde amaç zaten ortada. Ben karakoldaki polisleri ve eli sopalı saygı değer abimizi FMK konusunda bilgilendirmiş oldum. En azından oturup hep beraber sitedeki bu yazıyı okuduk. Ve eyleme 1 kişi daha kazandırmış olma ihtimalim var.
Tamam kafama denk gelen o yumuşacık odun belki bir an pes etmeyi düşündürdü bana lakin FMK destekçisi 1 kişi bile sağlayabildiysem bence yaptıklarıma değdi.
FMK eylemcilerine bol şans diliyorum fakat tek tavsiyem arabalardan uzak durmanız :) Ayrıca kim çalmak için gittiği arabayı yıkayıp öyle çalar ki? FMK gönüllüleri olarak eylemlerimize devam edeceğiz. :)”
Şimdilik ‘plan aşamasında’ olan bazı FMK fikirleri de paylaşılmış yorumlarda (içlerinden ‘anonim’ olarak yapılabilecekleri ayıklamaya çalıştım, atladığım olduysa, affola):
- Yeni açılmış bir dükkana gizlice “hayırlı işler, her şey çok bereketli olacak” diye yazan bir FMK kartının yanına bir güzel nazar boncuğu bırakmak.
- Üzgün ve depresyonda, ümitsiz hisseden birine iyi şeyler söyleyen ama eğlenceli bir falcı göndermek.
- Doğum gününde bir çocuğa oyuncak göndermek.
- Etrafımızdaki sıkkın görünen kuyrukta bekleyen insanlar için, otobüse sıkışan insanlara, içinde güzel bir söz yazılı kart vermek.
- Kardeşini Seç sitesinden birkaç öğrenciye bu kartları koyup kitap ve oyuncak göndermek.
- 10 TL’yi bu kartı takıştırıp yanlışlıkla düşürmek sakin bir ortamda.
- Bir bakkaldan parası olmadığı için ekmek isteyen birisi için, az ilerki markete bir torba dolusu yiyecek bırakmak ya da yoldan geçen bir çocukla yollamak.
- Deniz kenarında sabaha kadar dolaşıp boş bira şişelerini parası için toplamaya çalışan birisine, şişe içinde bulabileceği bir not bırakarak 50 TL bırakmak.
Bu fikirler zaman içinde çoğalacak, hepimiz yaratıcı insanlarız. Kartların yayılması için Abdullah da eğlenceli bir şey yapmış:
“Ben öğrenci yurdunda kalıyorum ve bu kartların çıktısını alıp bir kaç muhtelif yere bıraktım, bir iki tanesini de arkadaşlarımın odasına bıraktım. Sabah kalktıklarındaki yüz ifadelerini çok merak ediyorum ama o kartları odalarında yataklarının ucuna bırakırken yaşadığım mutluluk heyecan bile bu eylemi yapmak için yeterli ve inanıyorum ki yakın zaman da kaldığım yurtta bu hareketin daha da yaygınlaşacağını düşünüyorum.”
blueslife’ın önerisi de güzel:
“Jest yaptığımızda 3 kart bırakırsak, yaşadığı güzelliğin etkisinin sıcağı ile ve hazır bırakacak kartı varken bir insanı daha hareketin içine çekebiliriz. Bunu yapıp getirdiği hazzı tadan insanda kalıcı olması daha kuvvetli ihtimaldir. Hem jest içinde jesttir. Herkesin kart çoğaltacak ortamı olmayabilir.”
Selen ve İlker’den gelen şu iki yoruma ise koptum gülmekten:
“Cüzdana koymak konusunda biraz kararsızım açıkcası, düşünsenize cüzdanınızı kaybediyorsunuz. Bulan eleman içinde bir kart buluyor; faili meçhul kıyak (+yeni aldığınız maaşınızla beraber) :)”
“2009 yerel seçimlerde oy pusulasına oyumu kullanıp bir ataç ile kıstırıp oyumu kullanacağım :)”
Tanımadığımız kişilere faili meçhul biri olarak iyilik yapmak, yaparken de eğlenmek sanırım FMK‘ın özü. İyiliklerin ‘sadece’ gerçekten ihtiyacı olan kişilere yönelmesi konusunda ise tabii ki hiçbir sıkıntı yok. Bunu yapanlara da saygı ve sevgimiz sonsuz.
Özlem Can’ın yorumuyla da bitirelim yazımızı:
“O gün; hem iyiliği yapana, hem iyilik yapılan kişiye kötü geçer mi ondan sonra? Ya bir gün benim kapımda, çantamda, avucumun içinde de bir kart olursa? Tadından yenmez.”
Yorumlar 179
akıllı insanın hali başka oluyor tebrikler bende mutlaka birilerini sevindireceğim
çok zekice düşünülmüş müslüman dediğinde böle zeki olur iyilik yapmak için fırsat yaratır. bende diyorumki herkez tüm ölmüşlerimize bir fatiha okusun buda ölülerimize kıyak olsun
Bence çok iyi bir harekat :)
Ben stadyumda maç bileti bulamayan veya karaborsadan alan 1-2 kişiye bilet verdim. Biletlerin üzerine kartları yapıştırdım. Ve ufak bir çocukla gönderdim. :) Gerçekten o yüzlerindeki gülümsemeyi görmek bu işe değdi doğrusu…
ama arzu o dilenci seni görmüş olacak burada olay iyilik yaptığın kişiye görünmeden bunu yapmak mesala bırakıp kaç hemen ama mümkünse poşet şeffaf olsun bomba falan sanmasınlar bide :D:D
ya abicim ben öyle yapmıyacam aklıma güzel fikir geldi:
bir dilencinin yanına oturmuş durmuş gibi yapıcam elimde de poşet olacak onun içinde yiyecekler içinde de kartı koyacam. nasıl fikrim acaba?
Ömür defterinden bir fal açtım gönlümce;
Halden anlar bir dost gelip falı görünce;
Ne mutlu sana, dedi; daha ne istersin:
Ay gibi bir sevgili, yıl gibi bir gece.
Ö.HAYYAM
ben de varım demekle başladım bile,
bizdeki bizi hatırlattığınız için teşekkürler.
Bu hareketi başlatan ve devam ettiren tüm insanlardan allah razı olsun.
inşallah bu hareketlilik kısa süre içerisinde tüm evrene sıçrar ve dostça yaşamak hepimize nasip olur..
Dün akşam beyaz show da izledim gercekten cok guzel hareketler bunlar :) en kısa zamanda bende faili meçhul kıyak yapıcam yarın secımler ıcın kullanıcagım oy sandıgında olabılır burası kucuk bır koy acaba nasıl tepkıler alırım ……
benim favori sloganım bile oluştu :D::D… yap bi FMK hareketi… :D
gerçekten süper bişi bu akşam öğrendim elime geçen ilk fırsattan yer ve zaman gözetmeksizin yapmayı düşünüyorum bakalım sonuç ne olacak gerçekten merak ediyorum yaşayıp görücez sizlerle paylaşmayıda unutmucam :D
su an itibari ile beyaz showda öğrendiğim, süper ötesi ince güzellik!
kartlardan bastım. yarın karsı binamızdaki teyzeye göndereceğim ciceğin arasına iliştireceğim.
yiihhuuuhhuuu!
elma yanaklı teyzeeeee hep gül e mi !
bu kartlardan kendıme ve daha fazla sayıda anneme verecegım.. o fırsat buldukca kartsız yapıyor bu tur seylerı.. ılk aklıma gelen faalıyetı yıkıldı yıkılacak tarzı eskı ahsap evın onunden gecerken penceresınden o zamanın parasıyla (3yıl once) ıcerıye 100 mılyon atmıs… :) ben de onun ızındeyım.. ;)
Pingback: Günce' nin Bizcesi - Faili Meçhul Kıyak :)
Bazen her şey o kadar net ki, beynimizde oluşan soru işaretlerin cevabını bulup, mutlu huzurlu olduğumuzu tüm hücrelerimizde hissedebiliyoruz.. fakat.. bazen nasıl da kör olabiliyoruz..
işte ben içimde kopan sesiz çığlıkların arasında boğuşurken tanıştım FMK Hareket´i ile.. uzun bi süre yazılanları okumaktan alamadım kendimi.. içimde oluşan o sıkıntının yerini kocaman bi gülümseme aldı.. ki sadece okurken.. bi anda tüm sıkıntımı unutup, yaşamın karelerini birleştirerek kavram balonlarının içini dolduracak, aklın sınırlarını zorlayacak FMK Hareket´lerimi düşünürken buldum kendimi..
sadece okurken oluşan heyecan ve gülümsemeyi ilk hareketimde hissetmek ve hissettirmek için sabırsızlanıyorum!!!
Pingback: Fikir Atolyesi FMK Hareketi Öldürecek Beni Heyecandan :)
enfes bi hareket, tebrikler tunç, tebrikler internet!..
harika bişey bu. hemen bende katılıyorum.
yaptığım ilk fmk`mı da ilk sizlere söyleyeceğim ve mail adresimde de herkesle paylaştım.
muheteşemsin yaa :))) çok mutlu oldum..
kartlar hazır, yolu beşiktaş’ tan geçen herkes alabilir.
ilginç fmk’ları merakla bekliyoruz.
Merhabalar sizleri candan kutluyorum bu düşünceniz için.
insanları en çok mutlu eden şey başkabirine mutluluk vermektir. beni de en çok hayata baglayan ve yaşamanın anlamı oldugunu hatırlatan bir davranıştır. fakat bunu sizin fikirlerinizle şekillernmesi çok güzel ve yanında bir kartla bu davranışa davet etmek de çok akıllıca.
daha önce italya’da benzer bir davranış oldugunu okumuştum şöyle idi hatırladıgım kadarı ile:
kahveye giden bir kişi 1 çay ister ve 5 çay parası öder içmedigi 4 çayı askıya bırak der, sonra gelen parası olmayan bir kişi askıdan bir çay ver diyormuş. benzer bir davranış, gazetede okumuştum türkiye’de de bir fırında bunun aynı bir davranışın ekmek için yapıldıgını okudum.
ben sizin bu hareketinize bir katkı olarak ne yapabilirim diye düşündüm. kabul ederseniz bu kartlardan ücretsiz olarak bol miktarda üretip, 10’ar adet ataşlayarak gelen tüm dostlara ücretsiz dagıtmaya hazırım. meslegimiz geregi dijital baskı işi yapıyorum. hareketinizin yayılmasına katkısı olacaksa biz de insanları mutlu etmek isteriz: http://www.teknikservis.com.tr
beşiktaş’tayız, yardımcı olabilirsek ne mutlu bize.
pazartesi günü saat 12 den itibaren isteyen ugrarsa ücretsiz bizden edinebilir. şayet sizde kabul ederseniz, katkıda bulunmak isterim, olayı gazetede okudum ve ilk aklıma gelen böyle bir katkıda bulunmak oldu.
davranışınız çok sosyal ve birleştirici, canı yürekten katılıyorum.
selam, uzunca bir süredir, son zamanlarda, daha çok dünyayı iyiliğin kurtaracağı düşüncesi beynimi yiyor, ben içinde iyilik makinası ile doğmuşum galiba, duramam, düşmanıma bile iyilik yaparım, bu o kadar doğal bi şey ki şaşıranlara şaşırırım ben :)
cumartesi akşamı yine bu düşüncelerle (nasıl yaparım, ne yaparım ) hatta bir sitem mi olsa (teknolojiden de çok anlamam) adı ne olsa gibi beynimi yiyorum sabah kalkıyorum en az 5 gazete okurum ben pazar sabahları, bir de ne göreyim birisi bunu benden önce yapmış bile :( Tunç Kılınç !! vay canına, nasıl yani, derken siteye girdim baktım ve yazıyorum şimdi, işte böyle gazeteden kestim cüzdana koydum bakalım ne olacak 19 senelik iş hayatından sonra, üstelik pazarlama bende mi :)) ne yapsam :) hadi hayırlısı…
Gazetede okudum az önce. çok güzel bi akım bu. aklıma ilk gelen şu oldu: (kimse yanlış anlamasın lütfen) sadaka taşı. hani eskiden hali vakti yerinde olan insanlar buralara para bırakırmış, ihtiyacı olan da “ihtiytacı olduğu kadar” alır kullanırmış. hayrı yapan ve hayır yapılan belli değil. müslümanlıkda da en uygun yardım şekli bu zaten :D demek ki aklın yolu bir diye boşa dememişler.
ilk fırsatta ben de denemek istiyorum. tebrik ederim sizi.
ben de FMK yapmak istiyorum ama kafamda bir fikir yok örnek FMK ları paylaşırsanız sevinirim
çooook güzel…
çocuklu dairelere çukulata bırakmak istemiştim, aile yanlış düşünceye kapılır çocuklar üzülür diye yapamadım. kart olayı harika, düşünüp hayata geçirenleri kucaklıyorum.
Çok güzel bir fikir olmuş üstad.
Bu kartları nereden alabiliriz yoksa karta ne gerek var mühim olan insanlık fikrini mi benimseyim :D bana da şöyle cebime 100 bin dolar koyup, FMK hareketi yapsalar ne güzel olur değil mi :D
Bugün Milliyet’de okuduğum da çok etkilendim, çünkü benim daha evvel düşündüğüm bir fikri biri nihayet gerçekleştirmek adına adım atmıştı. Hatta aklıma ilk Amelie filmi geldi; filmdeki yaptıkları vs vs.
Yarından itibaren neler yapabilirim diye düşünüp, bu kartları kullanıcam!
Ve umarım önümüzdeki günlerde; çevremize bir veba salgını gibi yayılan parti bayraklarını ve ellerimize tutuşturulan amaçsız broşürleri görmek yerine FMK kartlarını görürüz:)
Gurur duyuyorum! Sizinle gurur duyuyorum!
Şu an aklımda onlarca fmk hareketi gelişti. Birilerini mutlu etme fırsatınızı bize kazandırdığınız için size çok teşekkür ederim Tunç Bey. Bu krizde milletimizin gülümsemeye ihtiyacı var gerçekten…
bu konuyu bu sabah ben de gazetede farkettim inanılmaz hoşuma gitti , aklımda bir sürü yeni fikir oluştu çok güzel bir şey bu, insanları mutlu edebilmek kadar değerli bir şey yok bana kalırsa elimden geldiğince çok kişiye bu iyilik hareketini yayacağım =)
Seneler önce izlediğim İylik yap iyilik bul filmi aklıma geldi. Bu benim de aklımda olan bir şeydi ama hiç bir zaman harekete geçiremedim.Kartların çıktısını aldım. Şimdiden düşünmeye başladım yapacaklarımı, düşündükçe insan daha çok heyecanlanıyor.
Sevgili Tunç aklınla bin yaşa:))
dün gazetede FMK hareketiyle ilgili bir haber okuduğumda bu fikrin harika olduğunu düşündüm ve hemen siteye girdim. yarın işe gider gitmez kartların çıktısını alıp cüzdanıma yerleştiricem ve ilk kıyağımı yapmak için fırsat kolluycam.
şimdiden kartı bulan kişinin yüzündeki gülümsemeyi merak ediyorum.
Demek ki hala insanların mutluluğunu isteyen, yardım etmek isteyen kişiler varmış. Ne güzel. Doğal olarak ben de elimden geldikçe yardım edeceğim. Böyle bir harekete katılmamak elde değil. Çok teşekkürler.
Sabah kahvaltısı için Güneşli meydanına simit almaya gittim, cebimde de cuma gününden kalma FMH kartları vardı.
Arkamda bekleyen cocuk için bir simit daha alacağımı ve bu kartla beraber vermesini söyledim simitciye, köşeyi dönüp izlediğimde hem cocuk hemde simitci şaşırmış şekilde kartta bakıyorlardı :)
Teşekkürler FMH Ekibi…
Kartları sabahın köründe bastım, güzelce kestim, nerede kullanacağımı tasarladım. Gittim, aldım, tam bırakacağım kartı iliştireceğim ataç yok.. Ataç bulma çabalarım sürüyor.
Pazar günü beni yataktan bu kadar erken kaldırabilecek çok az konu olabilirdi. Herşey için teşekkürler…
Demet,
Sizlerle, buna tanık olmuş sahsın kendisinden, birini de kitaplara geçmiş bir kıyaktan bahsetmek istedim…Ufkumuzu açar belkide…
Turistin bizzat kendisi anlattı…
Yıllar öncesi, 20 yıl kadar, Türkiye gider. Otobüs şöförü Ankara civarlarında otobüsü durdurur ve kısa bir süre sonra döneceğini söyler… Turistler dahil yolcular şaşırır… Biraz da korkarlar.. Lakin şöför yarım saat kadar sonra elinde meyvelerle geri döner.. O civardaki bir köylünün (veya köylülerin) kıyağıdır… Turistler ise bundan çok etkilenmiştir… Bunu anlatan şahısta Türkiye yi sevmekte ve yaşı başı almış olmasına rağmen Türkçe öğrenmekte gayret etmektedir.
İkincisi…
Bir turist bir çay bahçesinde cay içerken bir yandan da dili yettiğince (Türkiye) yerli halkla konuşmaktadır.. Çaylar gelir… Ama içlerinde biri gruptan ayrılır, tam çıkacakken çaycı ile aralarında bir konuşma geçer. Turist bunu ve çaycıyla konuşan adamın gülümsemesini görür ve içinden anlık “Benim hakkımda kimbilir neler konuşuyorlar? Kötülüyor mu acaba?” diye düşünür… Çaylar bitmiştir… Turist çaycının yanına gider ve ücretini ödemek istediğini söyler… Çaycı ise, “Sizin ücretinizi ödediler..” der.. O zaman anlamıştır o gülümsemenin anlamını…
Bunlar pek faili meçhul değil ama duyduğumda gerçekten çok mutlu olmuştum.
Tüm FMKçılara saygılarımla.
Şimdiye dek niye haberim olmamış bu hareketten diye hayıflanmakla beraber uygulamaya başlamak için öyle sabırsızlanıyorum ki anlatamam:) harika bir fikir gerçekten..
Daha başlamadan mutlu olmaya başladım bir de uygulasam neler hissedeceğim acaba:)
o duyguyu da en kısa zamanda tadacağım nasılsa:)
FMK Hareketi’ni friendfeed’de ilk gördüğümde bir anda kanım kaynamış, “Harbi ha süper bi’ şeymiş ben de yapayım bi’ kıyak” diye düşünmüştüm. Fakat bu şevk yaklaşık olarak 15 dakika sürmüştü, zira etrafımın “Hehe salağın teki para düşürmüş laa!” veya “Bunlarda para b*k ya harcayacak yer bulamıyorlar oğlum ya.Yıh yıh. Neyse biz dalgamıza bakalım.” diyebilecek insanlarla dolu olduğu fikrine kapılmıştım ancak üç gün önce gördüm ki öyle değilmiş.
Bi’ dünya insan bu oyunu çok sevmiş, oynamış. Bunları görünce ben de yumuşadım ve bir deneme yapmayı düşündüm. En sevdiğim yazarlardan biri olan Alper Canıgüz’ün GizliAjans romanını FMK kartıyla birlikte gittiğim bir kafede bırakmaya karar verdim. Fakat sonra sadece kartın yeterli olmayacağını düşünüp kitabın ilk sayfasına
Bu kitap [mavi:herhangi biri] tarafından [kırmızı:herhangi biri]ne hediye edilmiştir.
Okurken [mavi:herhangi biri]ni hatırla.
Ve son olarak senden bir ricam var; [kırmızı:herhangi biri] olarak okuduğun bu kitabı [mavi:herhangi biri] olarak yeni bir [kırmızı:herhangi biri]ne hediye edersen sevinirim.
yazdım. Ve bugün, kız arkadaşımla buluştuğumuzda kitabı bulduğum bir boşlukta herhangi bir masaya bırakacaktım fakat boşluk bulamadan ihtiyaç gidermek üzere lavaboya gitmek zorunda kaldım. Geri döndüğümde kız arkadaşım herzaman oturduğumuz masaya oturmuştu bile. Beni fark etmedi bile çünkü kendinden geçmiş bi’ halde elinde ki kitaba bakıp sırıtıyordu.
Yanına gidip nasıl olduğunu sordum, “Bu kitap senin mi ?” diye sordu. Bir anda en başta bahsettiğim kaygımın yerli mi yersiz mi olduğunu anlayabileceğim bir deney yapmak geldi aklıma, “Hayır, nerden çıktı o ?” diye sordum. “Geldiğimde burdaydı, (İstediği oyuncağı ailesine aldırmayı başarmış 3 yaşındaki bir çocuk edasıyla ) bak önünde ne yazıyor.” diyip kitabı uzattı, alıp yazıyı okur gibi yaptım ve hiç etkilenmemiş bir vaziyette kafamı kaldırıp, “Salak! Alper Canıgüz’ün kitabı böyle bi’ yerde bırakılır mı be!” dedim.
Suratındaki sırıtış bi’ anda dondu, sert bi’ şekilde “RUHSUZ!” diye hırladı, ben de “Bu onun salak olduğu gerçeğini değiştiriyor mu ?” diye sordum. Gözlerimin içne sertçe bakıp “Ona bir daha salak dersen, şimdi kalkıp gideceğim ve beni bir daha asla göremeyeceksin!” dedi.
Sanırım yukarıdaki kaygı yersizmiş. FMK oynamaya devam edeceğim.
Teşekkürler Tunç Kılınç.
super bişeymiş gerçekten sevdim.. hatta yapmayı planlıyorum..
keşke her oyun boyle gusel ve gerçekçi olsa :)
Merhaba,
Bugün bu hareket Haber Türk gazetesinde yayınlandı artık daha fazla kişiye ulaştık.
Tebrikler.
MUHTEŞEM bir fikir
daha yeni gördüm ve araştırdım bu fmk olayını. ve hemen 2 sayfa print alıp koydum o kocaman gülücüklü kartları cüzdanıma….
tüm yorumları okudum. gözlerim doldu düşününce o yapılan faili meçhul kıyakları ve insanların yüzlerinde oluşan gülümsemeleri. Hem böyle bir şeyin var olmasının verdiği sevinçten, mutluluktan; hem de bunu benim de yapacak olmamdan olsa gerek…..
Kartlar cüzdanda bekliyorum sabırsızca o faili meçhul kıyağı yapacağım anın gelmesini…..
bu güzel fikrin dalga dalga yayılması dileğiyle……
tüm Türkiye’de….
——–H—–A—–Y—–I—–R——– Y—E—T—M—E—Z
TÜM DÜNYA’ da yayılması dileğiyle…..
Bu güzel iletişimin, mutluluk paylaşımının çoğalarak devam etmesini dilerim.
üniversitem de ufaktan çalışmalara başlıyorum, bol bol kart bırakıp daha fazla yayılmasını sağlayacağım ben de.
FMK HaberTurk’te (:
http://www.haberturk.com/haber.asp?id=135779&cat=200&dt=2009/03/21
http://www.haberturk.com/haber.asp?id=135779&cat=200&dt=2009/03/21
angelland bu fikrin müthişmiş bak; ama ev iyi seçilmeli bu keyfi yaşamamış birinin kapısı daha huzur verir faili meçhule… =)
ben geçenlerde postanede kuzen para beklerken çıkardım kartımı, kuzenden hemen sonraki fişi alıp sırasının yaklaşmasını bekledim 1 sıra kalınca içeri şanslı olacAğını hesap ettiğim müşteri girmeden makinanın fiş çıkan yerine sıra no fişini FMK kartımızla beraber güzelce yerleştirdim.
Sonra adamın biri geldi baktı dikkatsizce yere düşürdü ve kendi sırası için bir fiş daha aldı ve beklemeye başladı. Kartla sıradaki yanıp sönen numara yerde tabi hemen aldım çaktırmadan kartımı daha dikkatli biri için cüzdanıma koydum
ve faili belli bir iyilik yapayım bari bugünlük dedim; yaşlı bir amca girerken tam pttden içeri; ”pardon, amcacım benim işim yok isterseniz fişimi kullanın şu an sıra bu numarada” dedim gülümsedi teşekkür etti ve bu beni yine mutlu etti arkadaşlar yeter ki bişeyler yapmayı kafaya takın ;)
=]
Mutluyum…
modern dünyaya güzel bir reddiye FMK..
Bir gün ben de yaparım umarım :) Harika ötesi bir fikir :)
Keyifle izliyorum. İzlemeyi bırakmak ve uygulamak istiyorum :)
Okurken bile insanı gülümseten bir fikir uygulandığında mutluluk vermez mi?
Mesela bir pazar sabahı gazete ve dergilerden alıp herhangi birinin kapısına faili meçhul kartıyla bırakmak.
Umarım faili meçhul olaylar çok çok olur ve umarım failler olay anında yakalanmazlar, hep meçhul kalırlar ;))
Faili meçhul’un fikir babasına çok teşekkürler.
Bu güzel ve orjinal iyilik hareketini ben de destekliyorum, daha fazla kişiye ulaşması için kendi sitemde de paylaştım.
Yuzyılın ıyılık hareketı dıyebılırım, duydugumda ıyılıge ve guzellıge daır kaybolan umutlarım tekrar yeserdı.
bırcok ınsanın sıkıntı yasadıgı bu donemde boylesıne guzellıklerın dusunulmesı ve harekete gecılmesı ınanın benı cok mutlu ettı, yuzume kocaman gulumsemenın yayılmasına sebep oldu.
Senelerdır yolumun uzerındekı yaslı ınsanları gıdeceklerı yerlere bırakarak bu muhtesem harekete hızmet etmısım ama sadece adı konmamıs. bır de fmk kartı eksık kalmıs.
Bazı arkadasların bu devırde ınsanlara guvenerek arabama alamam dedıklerını duyar gıbıyım ama onların o tesekkurlerını duysanız ınanın ıcınızdekı sese kulak asmazsınız.
Insanları mutlu etmek adına fmk kartlarım hep yanımda olacak.
Yuregınıze saglık tunc bey,
Sevgıyle kalın.
Pingback: Faili Meçhul Kıyak! | CukeBox
merhaba, benim bir önerim var:
kartlar çok güzel ancak üzerlerine sitenin adresini yazarsak daha iyi olmaz mı?
böylece insanlar hem kartlara ulasabilirler (bastırmak icin) hem de fmk’nın ne oldugu hakkında daha detaylı bilgiye ulasmıs olurlar…
sadece bir fikir…
tesekkurler.
Pingback: HAKAN BAHADIR Official Website » Faili Meçhul Kıyak
Yaşlı kızıldereli reisi kulübesinin önünde torunuyla oturmuş, az ötede
birbiriyle boğuşup duran iki kurt köpeğini izliyorlardı. Köpeklerden
biri beyaz, biri siyahtı ve oniki yaşındaki çocuk kendini bildi bileli
o köpekler dedesinin kulübesi önünde boğuşup duruyorlardı.
Dedesinin sürekli göz önünde tuttuğu, yanından ayırmadığı iki iri kurt
köpeğiydi bunlar. Çocuk, kulübeyi korumak için bir köpeğin yeterli olduğunu
düşünüyor, dedesinin ikinci köpeğe neden ihtiyacı olduğunu ve renklerinin
neden illa da siyah ve beyaz olduğunu anlamak istiyordu artık. O merakla,
sordu dedesine: Yaşlı reis, bilgece bir gülümsemeyle torununun sırtını sıvazladı.
– ?Onlar? dedi, ?benim için iki simgedir evlat.?
– ?Neyin simgesi? diye sordu çocuk.
– ?İyilik ile kötülüğün simgesi. Aynen şu gördüğün köpekler gibi, iyilik
ve kötülük içimizde sürekli mücadele eder durur. Onları seyrettikçe
ben hep bunu düşünürüm. Onun için yanımda tutarım onları.
Çocuk, sözün burasında; ?mücadele varsa, kazananı da olmalı? diye
düşündü ve her çocuğa has, bitmeyen sorulara bir yenisini ekledi:
– ?Peki? dedi. ?Sence hangisi kazanır bu mücadeleyi??
Bilge reis, derin bir gülümsemeyle baktı torununa.
– ?Hangisi mi evlat?
Ben, hangisini daha iyi beslersem!?
haftasonu yağan kardan ötürü
park yerindeki arabaların üzeri kar olmuş ve donmuştu..
sabah sabah kar küremek eziyetini
ben, şahsen, bizzat kendim homurdana homurdana yaşadıktan sonra,
aklıma cüzdanımdaki fmk kartları geldi :)
her iki yanımdaki arabanın da camlarını
kimsecikler görmesin deyü hızlı hızlı küreyip,
kartı da sileceğe bıraktıktan sonra
kıkırdaya kıkırdaya bindim arabama ve işe geldim..
yüz ifadelerinin nasıl olduğu konusunda meraktan çatlasam da,
bu ilk faili meçhul kıyak teşebbüsümün
çok acaip keyifli birşey olduğunu da böylece deneyimlemiş oldum..
herkeşlere şiddetle tavsiye ederim..
size de bu fikirden ötürü çoook teşekkür ederim :)
Dün binmek zorunda kaldığım Bağcılar minibüsünde oturduğum koltuğun kenarına 1 TL ve fmk kartı yerleştirdim… Kendimi züper hissettim, minibüsten inene kadar da aptal bir gülümseme vardı yüzümde =))
Umarım ihtiyacı olan birisine ulaşmıştır ya da eline geçen kişinin yüzünde tıpkı benim yüzümde olduğu gibi aptal bir gülümseme belirmiştir… =)
Tunc bu oyun ınsanlara yaramıyor yhaa
Bugun taksımde mcdonalds da gnctrkcell kampanyasından 2 tane 1 alana 1 bedava fişi fazla aldım bılet alınan yere koydum ve baskası aldı ben mutlu oldum yüz ifadesini görerek ama gel gör ki onlar sadece fişi aldı fmk kartını bıraktılar, acayip uyuz oldum yaaa =(=(
biz bunu yaparken arkadaşımla mutlu oluyoruz onlar ise umursamıyor bnm ifadem bnce türk insanlara yani anlamayanlara yaramıyor :S:S bu da sınırımı bozuyor :'(
Muhteşem bir fikir…
En kısa zamanda okulumda deneyeceğim.
Umarım daha da yayılır :)
Selamlar,
bu hareketten biraz geç haberimiz oldu sanırım ama olsun yine de oldu.
sevimli ve oldukça sempatik bir hareket…
Şimdiii kaşlarımı çatmış düşünüyorum;
ben bir öğretmen olarak bunu rehber öğretmeni olduğum 6D sınıfımda, bir rehberlik dersinde uygulayabilir miyim?
tabi önce ben, ardımdan bizim minikler, onların ardından okulumuz, ardından İzmir…
du bakayım ben bu konuya eğileyim biraz… :)
herkese kolay gelsin…
Puffff ilk denemem başarısızlıkla sonuçlandı :(
Şirkette sürekli benden sigara otlanan bir abim vardı. Sabah erken geldiğimden bir dal sigara aldım ve ataç ile sigaraya zarar vermeden kağıdı tutturdum. Sonra onun monitörünün altına koydum.
Sonradan öğrendim ki bizim otlakçı birinin şaka yapmak amacıyla patlayan sigara bıraktığını sanmış ve sigarayı çöpe atmış :)
Üzüldüm yaaa. Güne güzel başlar diye başladım fakat ben umutsuzluğa büründüm :)
Tabiki yılmıyorum başka denemelerim olacak :)
Harikulade bir fikir. Fakat “faili meçhul” sözünün bu topraklarda öylesine kötü çağrışımları, öylesine feci bir ünü var ki; bu harikulade fikrin adını ilk duyunca insanın böyle iyi bir şey değil, bir fenalık ummasına neden oluyor. En azından bende öyle oldu.
Sonra da şöyle düşündüm, gayler kendilerine “ibne” diyerek bunu bir küfür sözü olmaktan çıkarıyorlar ya, belki de böylece faili meçhul sözünün anlamı yeniden farklılaşır. Bir zaman sonra duyuca kanımız donmaz olur, aklımıza güzel şeyler gelir. Bilemiyorum…
yeni haberim oldu ama aktif olarak elimden geldiğince uygulamaya çalışacağım. Yüzyılın insani yardım hareketi buna denir…
Harikasın tunc….
Gerçekten bu zamanda böyle insanlar kalmıssa ne mutlu bize millet birbirini yargılamaktan dedıkodu yapmaktan iyiliği unuttu bu siteyi her yere yaymamız gerekıyor kı genclerın geleceği biraz olsun pozitif yön bulsun….
barışı tebrık ederım dayak yemesıne rağmen vazgecmıyor..
ilkerle selenın dusuncesıne gelirsek çok süper olmuş ben de koptum.
Tunc ya senın sayende çok yaratıcı olup fikir sahibi oldum acıkcası bende bı kaç ark.a yaptım bana söylüyolar surat ıfadelerını görsen ama var ya ben onlardan daha cok mutlu oldum ama bellı etmıorum gerçekten ihtiyacı olupta belli etmediğim kişilere bu konuda yaklaştım yabancı bırıne yapsam suphe duyar mesela 1 alana 1 bedava konusunda bence onu yemez atar :S:S çünkü devrimiz artık bu duruma geldı tunccum
:(:(
Çok güzel bir hareket bu. Ben de hemen eşime msn’den logoyu gönderip bana eve gelirken bunlardan çokca bastır getir dedim.
İyilik yapmayı unuttuğumuz birbirimizn gözünü oymaya çalıştığımız şu günlerde böyle bir hareketin askeri olmak beni çok mutlu etti. Bunu düşünen ve uygulayan herkese sonsuz teşekkürler:))
Ben de sitemdesizin yazınızı ayenn yayınlayıp arkadaşlarımı bilgilendirdim:))
Pingback: “Faili Meçhul Kıyak” Yapıyoruz.. =) — Mustafa Öztürk || “Hayır.. Onlar gibi olmayacağız..”
Gerçek bir toplumsal harekete dönüşmesini gerçekten çok istiyorum.Gün içerisinde daha fazla mutlu hissetmenin ve tanımadığınız birini mutlu etmenin keyfine varmanın kimseye zararı olmaz…!
Bugün arkadaşlarda kafede oturuyorduk. Yan masada boş boş duran iki gazeteden birini sahibinden rica edip aldım. Okumam tam bitmişti ki eşiyle beraber kalkıyorlardı hemen kalkıp teşekkür ettim vermek için gazetesini uzatmıştım ki elindeki öteki gazeteyi gülümseyerek uzattı bana ve “buyrun bu sizde kalabilir” dedi ve ufak gibi görünen çok güzel bir kıyak yaptı ve gitti. Taktir ettim doğrusu yapmayadabilirdi.
Üstelik FMK hareketinden haberi bile yoktu büyük bir ihtimalle, kıyağını uluorta yaptı:)
Tabi ki ben de bu kıyağı devam ettirmek istedim ve o adamın yaptığı başlangıcı bizim kalıbımıza soktum ve gazeteyi bir kartla beraber masada bırakıp ayrıldım oradan. İzleyemedim ama günüm yine de çok güzel geçti. Böyle insanlara tekrar teşekkürler…
(bunu kendi adıma FMK saymıyorum sadece mutlu olmak için bıraktım ilk kartı ama benim FMK başlangıcım daha güzel olmalı pusuda bekliyorum :)))
Herkese bol şans.
sanki 20 li yaşların başında LOE BUSCAGLİA nın ” 9 numaralı otobüsle cennete ” kitabını tekrar okur gibiyim.
şimdi yaşım 28 ama bu harekete bende ankaradan katılacağım
cüzdanımda 8 tane FMK kartları hazır olacak.nerde, nasıl kullanacam belli olmaz ;) ama bir gün mutlaka bu kartalara ihtiyaç duyacağım.
kartları her kullandığımda deneyimleirmi burda paylaşacağım…
Fikriniz için sizi tebrik ediyorum..
Ve buna katkıda bulunabilmek için blog’umda fikrinizi paylaştım, ayrıca şikette 40’dan fazla kişiyi haberdar ettim…
Umarım bu hareket dalga dalga yayılır…
Selamlar..
Pingback: FMK Harekini Destekliyoruz ! - Ömer Fatih Yılmaz
Değişik bir fikir. Bir ara denemeliyim ;)
Pingback: Faili Meçhul Kıyak! | Diğer Sitelerden
Kampüste küçük başlangıçlar.
nasıl bir adamsın sen? cidden bir yazını buna ayırsana.
sevgi ilen :)
Bu akşam dahil olduğum yeni akım ile ilgili eşime bilgi verdim. Daha bugün akşam aklına gelmiş o olay. Şöyle ki:
Hızlı okuma kursunda bir yazı görmüş geçen sene amerikada bu banklara ve cafelere kitap bırakma olayı yaşanıyormuş ve şu an orada ortalıkta 1 milyondan fazla kitap dolaşıyormuş. Millet okumak için alıp sağa sola bırakıyormuş tekrar:))
Süper. yarın benim de ilk işim bu olacak.
sevgiyle kalın.
Sibel CAFECİHAN
cafecihan.blogspot.com adresimde de duyuracağım herkese.
Süper fikir “BEYNİ”ne sağlık :)
kardanblog.wordpress.com/2009/03/11/faili-mechul-kiyak
Pingback: Faili Meçhul Kıyak :) « Kardan Bir Blog
Pingback: Faili Meçhul Kıyak!
güzel bir hareket.
ben de bunu doğa sporları sitemizde duyurmak istiyorum.
mahsuru yoktur sanırım.
tek kelimeyle harika bir hareket.. yazıları da yorumları da okumak çok büyük bir zevk…
bir öğretmen olarak önümüzdeki haftanın rehberlik etkinliği olarak öğrencilerime birer kart verip istedikleri bir arkadaşlarına bir iyilik yapmalarını isteyeceğim… tenefüste arkadaşlarının çantalarını diğer sınıfa (branş dersliği uygulamasından dolayı) götürmek ya da bir simit almak gibi…
çok eğleneceklerine eminim…
teşekkürler:)
Ben de farkında olmadan bunu yıllardır yaparmışım:)) meğer adı varmış:))
En son anaokuluna giden oğlumun sınıfında maddi imkanı olmadığından okul formasını alamayan tek çocuğa formayı almam ve kimliğimi saklamam oldu. Önce öğretmene danıştım. Ailenin çok gurur yaptıklarını söyledi. Ben zaten bilinmesini istemediğimi söyledim. Sonra satılan yere gidip formayı okula yollamalarını söyleyip parayı ödedim. Parayı okulun ödediğini söylemelerini istedim gelen soran olursa. Öğretmen de bunu diken firma gönderdi sizinmiş demesini söyledim.
Baktım çocuk pazartesi günü giymiş kıyafetini. Çok mutlu oldum. Küçücük bir çocuk arkadaşları formayla gelirken sadece kendisinin formasız olması konusunda eminim çok dışlanmış ve mutsuz hissedecekti kendini. Bu konu öğretmen ve benim aramda sır olarak kaldı.:))
Keşke kartım olsaydı da iliştirseydim, hehehe.
Benim ilk FMK uygulamam okuduğum mizah dergilerini FMK kartı tutturarak vapurda bırakmak oldu.
Eylemlerim sürecek:)
Bunun en güzel tarafı yapan kişinin meçhul olması.
Sevgili Tunç, umarım firmalar, öncülük ettiğin bu etkinliğe de el atıp tadını kaçırmazlar.
12 sene önce falan izmirde okuyorum o zaman. tek inancım sevgi ve hoşgörünün gücü o zamanlar, nefrete yer yok yüreğimde (hala böyle çok şükür =) o sıra özdemir ince’nin bir kitabını okuyorum ve bir çocuk şiiri geliyor önüme erik ağacı. çok basit bir şekilde anlatıyor sevginin gücünü. yurtta kalıyoruz bilgisayar falan yok tabi bir arkadaşımla paylaşıyorum fikrimi o da tamam yaparım senin için diyor.
şiiri a4 e dört tane sığacak şekilde çoğaltıyoruz yüzlerce. sonra birkaç kaçığı daha etrafıma topluyorum ve başlıyoruz dağıtmaya inciraltı yurdu, dokuz eylül üniversitesi, ege üniversitesi… yüzlerce kişiyle yüzyüze gelerek veriyoruz şiiri. gülümseyenler, bu ne yaaa diyenler, özdemir ince siz misiniz diye soranlar, kimlerdensiniz diye öküz altında buzağı arayanlar =)))
FMK hareketini okuyunca ben de çok heyecanlandım. insanlara bir şeyleri hatırlatabilmek bile güzel. ben de yıllar sonra erik ağacını buradan paylaşarak bu harekete katıldığımı ilan etmiş olayım =)))
Erik Ağacı
Yılda iki kez çiçek açıyordu
ama meyve vermiyordu
erik ağacım.
Dediler ki bana:
-Al baltayı eline,
yürü üzerine, korkut onu.
Artık çiçek açmıyor erik ağacım.
Yılda iki kez çiçek açıyordu
ama artık çiçek açmıyor
erik ağacım.
Dediler ki bana:
-Şarkılar söyle ona, sev,
sevgi sözleriyle yüreğini doldur.
Bahar erken dayandı bu yıl kapıya.
Özdemir İnce
Merhaba,
Dünkü yazınızdan sonra yazınızı kopya edip uyesi oldugum tun mail gruplarına, ve tum aile es dost kim varsa herkese mail attım:)
Ve bu gece print alıp kartlardan yarın iş bası yapacagım bakalım neler cıkacak benden de:)
Ve ilk fırsatta sitemden duyuracagım kıyak yapacagım :)))))))))
sevgiler,
Figen
çok heyecanlıyım bu fikri hayata geçirmek için:)
sitemde de bu oyuna çağrı yaptım.
ne kadar çok oyuncu olursa o kadar güzel olmaz mı:)
Pingback: Türkiye’nin Yeni Sosyal Viral Projesine Sen de Katıl : FMK | Fikrim Karaborsada
verkaç olur o :)
Çok iyi bir kıyak bu :)
Benim çocuklar daha çok dikkatimi çekiyor gün içinde, heralde o yüzden aklıma en çok çocuklarla ilgili kıyaklar yapmak geliyo :) Mesela oyuncakcıda bir oyuncak için ağlayan çocuğa bunu paket yaptırıp kartı da üzerine bırakabilirim. Veya çocukların ve benim bayıldığım rengarenk şekerlerle dolu bir paket atıp kaçabilirim bir çocuğun çantasına :))
İnşallah kapkaçcıya çıkmaz adım :P
izmirde bir cafedeyim.. kahvemi yudumlayıp gazetemi okuyorum. yan tarafımda oturan genç bir arkadaş var, yalnız.
elinde sigara, ama çakmağı yok etrafa bakınıyor kimden alsam diye.. hemen yanındaki masada oturanlardan çakmak istiyor ve sigarasını yakıyor.. bunu görüyorum ve o anda kafamda bi FMK oluşuyor..
kalkmak üzereyim ama çakmağı olmayan arkadaşı gözlüyorum bir yandan.. lavaboya doğru yol alıyor sigarası masada.. çakmağımı kaptığım gibi masasına yöneliyorum ve çakmağı sigarasının üstüne koyuyorum, hemen altına da FMK kartını iliştiriyorum..:) o anı izlemek için masama geri dönüyorum, beklemeye başlıyorum…
genç arkadaş geliyor ve sandalyesine oturuyor.. sigarasına uzatıyor elini ve o anda çakmağı fark ediyor, hemen ardından da kartı görüyor.. suratında garip ve anlam verememiş bir ifadeyle kartı inceliyor.. daha sonra bütün anlamsızlık ve gariplik yerini mutluluğa ve kocaman bir gülümsemeye bırakıyor.. etrafına bakıyor, herkesi inceliyor, ben de dahil kimse oralı değil..:) ardından mutlu bir sekilde gülümseyerek sigarasını yakıyor..
cafeden çıkıyorum, yüzümde gülümseme, içimde bir keyif.. sigara çıkarıyorum, ilk gördüğüm kişiden ateş istiyorum.. gerçekten keyifli bir şekilde sigaramdan bir nefes alıp yola koyuluyorum..:))
bu da 2. “faili meçhul kıyak” oldu..
Geçen yaz yaşlıca bir kadın işe giderken elime bir poşet dolusu armut tutuşturdu. Bahçeden yeni topladım, dedi. Ben de (normalde de yüz hafızam zayıf, bu konuda çok sabıkalıyım) kimbilir kim bu ve ben tanımıyorum, diye düşündüm. Sonra kadının konuşmalarından gerçekten beni tanımadığını anladım. Ben bunları alamam, işe gidiyorum zaten falan dedikçe o elleriyle yüzümü okşayarak ısrarla almamı sağladı.
Armutları akşam eve getirdim, eşime olayı anlattım. O kadar paranoyak olmuşuz ki, ne olur ne olmaz, yemeyelim at onları, dedi. İçime de kurt düşürdü. Çok üzüldüm böyle düşünmemize. Şüphelenecek birşey olsa bile, böyle düşünüyor olmamıza üzüldüm. Kadını düşündüm, yüzümü okşayan emektar ellerini düşündüm, kötülük konduramadım o yüze, ellere ve eşime inat karşısına geçip yedim armutları. Çok da lezzetliydi:) Eeee organik armut:) Yerken de Pamuk Prenses ve zehirli elma aklıma geldi, güldüm.
Sonuçta o kadar ön yargılı olmuşuz k; her iyiliğin altında bile kötülük arar durumdayız. Çocuklarımıza iyilik yapmaktan kaçınmalarını, iyiliklere sırt dönmelerini öneriyoruz çoğu zaman. Ya sapıksa, ya katilse, ya şuysa, buysa diye endişelenmekten.
Şimdi ben de bu harekete katılmak istiyorum ama o kadın aklıma geliyor. Düşüncelerimizden utanıyorum. Benim için de böyle düşünecek birileri diyorum. Bir insanın karşılıksız iyilik yapması gitgide bir efsaneye inanmak gibi bir şey mi oluyor ne?
Hepsi süper abi, düşünen aklınız, harekete geçiren elleriniz dert görmesin :)
Yalnız aklıma bir şey takıldı. Bankaya gidip iki tane sıra aldığında ve bu ikinci sırayı daha sonra gelen bir başkası kullandığında evet belki arkadan gelen az sıra beklemiş ve zaman kazanmış oluyor ve ona iyilik oluyor. Ama senden sonra gelip sıra bekleyenler için de bir nebze daha fazla bekleme zamanı oluyor. Sonuçta belki on kişinin önüne geçen biri 40-50 dakika kazanıyorsa, diğer sırasında bekleyen her bir kişi de 5-6 dakika fazla beklemiş oluyor. Sonuçta bu toplamda birine yardım etmek değil, sıraları karıştırmak oluyor. Üstelik fazla bekleyenere de kötülük oluyor. Kendimi düşünüyorum mesela, ben sıraya girmişim, benden sonra gelen biri daha evvel işlem yapıyor. Bu beni sinirlendirir açıkçası.
Siz ne düşünüyorsunuz? Haksız mıyım acaba?
heh heh heh ben yaptım bugün.
ofisten birçok kişiyle Ankara’dan İstanbul’a iş için gideceğiz.
aynı otelde kalacağız.
netten oteli de gösteren krokiyi indirdim.
print aldım ve herkesin masasına bu kart ile bıraktım :)
bu sayılır mı?
merhaba,
eski bakkal defterlerini hatırlayan var mı bilmem ben o defterlerin çok eskide kaldıgını sanıyordum ama yanılmışım. geçen girdiğim küçük bi mahalle bakkalında gördüm bu defterlerden ve fmk aklıma geldi. bakkal amcanın yardımıyla aralarından seçtiğimiz birinin borcunu kapama mutlulugunu yaşadım. süperdi.
Tunç Bey bunu düşünmeme sebep siz oldunuz, teşekkürler….
Wuaaww süperrr?.
bravo sana arkadaşım, ne güzel bir hayır işleme ve insanları mutlu etme sistemi bulmuşsun.
Bu harika bir etkinlik yok yok iyilik hareketi.. Umarım herkes ama herkes bu hareketin içinde bulur kendini..
çok hoşuma gitti.bu fikir insana çok huzur veriyor.
böyle devam ederse bu sıkıntılı günleri hep birlikte atlatabiliriz.
olumlu her şey bize olumlu olarak geri döner diye düşünüyorum.
fmk üyesi.
Süper bir fikir bu, tebrikler ediyorum. Öncelikle bu yazınızı kendi blogumda da duyurmak istiyorum. Sonrasında “Mustafa Öztürk’ün yorumundan aldığım fikir ile gittiğim yerlere daha önce okuduğum herhangi bir kitapla gidip, oturduğum masadan kalkarken kart iliştirilmiş kitabı bırakmak düşüncesindeyim.
Sonuçları görebilecek kadar beklersem mutlaka paylaşırım.
Sevgiyle…
Birilerine kıyak yapmak için o günlerdeki maddi durumunuzun çok iyi olmasını beklemeyin. Ben bu işi bir kitabımı cafede masanın üstünde bırakarak yapmayı düşünüyorum. .)
Merhabalar, bende FMK hareketinde bulundum ve kart bana geri döndüüüüü :)))…
Pazar günü Kandil olduğu için kandil simidi alıp, komşularımın kartıda üstüne iliştirerek kapılarına bıraktım. Sonrasında spora gittim, döndüğümde bir kutu pasta kapımın önünde üzerinde de FMK kartı vardıııı :)))… Çok hoş bir duyguymuş, tşkler Tunç.
Aynı gün klübümüzün cafesinde de 1 kutu kandil simidini boş olan 1 masaya bıraktım ve beklemeye başladım. İşgüzar garson geçerken gördü ve aldı kutuyu. Gittim onu neden oraya koyduğumu ve oraya bırakmasını istedim. O da yok abla bizde burda pasta börek satıyoruz, olmaz demez mi!!! Huzursuzluk olmasın diye uzatmadım, kutuyu geri aldım.
İşte bu haftasonu FMK hareketlerimin sonuçları bunlarrrr :)))
Ben yaklaşık 2 ay önce 4×10 cm boyutunda stickerlara gülümsetecek türden yazılar yazarak sağa sola yapıştırmaya başlamıştım. Fakat artık geçenlerde Punk Marketing adlı kitapta okuduğum “İnsanların seviyor gibi yaptıkları şeylerden nefret ettiğiniz için kendinizi aptal hissetmeyin.” Amin. Sevgilerimizle, Punk Çocuklar” cümlesini yazmaya karar verdim.
Buna ekstra olarak ta otobüslerde tanımadığım kişilerle havadan sudan bir konu açıp direk muhabbete başlıyorum. Başlarda garip oluyor ama sonra da alışıyorsun, e tabii ki karşıdaki de bir garipsemeden sonra alışıyor.
Şimdilik bunlar Tunç.