89

Bilgisayar Bağımlısı Olmak İçin Kaç Megabayt Gerekiyor?

– Gecenin bir saati uyanıp su içmeye kalktığınızda mail’lere de bakmak aklınızdan geçiyor mu?

– Nerdeyse tüm hobileriniz artık bilgisayar ile mi ilintili?

– Birisi adresinizi sorduğunda aklınıza ilk gelen e-mail adresiniz olmaya başladı mı?

– İnternet’te aralıksız 3 saat geçirmeyi normal bir davranış olarak mı algılıyorsunuz?

– Saatlerce hiç yüz yüze karşılaşmadığınız kişilerle ‘chat’ yapıyor, bunlardan bazılarının gerçek cinsiyetini bile bilmeyip, sadece ‘nickname’leri ile yetinebiliyor musunuz?

– Flickr, YouTube, Digg veya del.icio.us olmadan bir günün geçmediği oluyor mu?

– RSS okuyucunuz da ‘bookmark’larınız kadar dolu ve içinden çıkılmaz bir hal almaya başladı mı?

– MSN sayesinde eskiden sık gördüğünüz arkadaşlarınızla yüz yüze temasınız azalmaya başladı mı?

– Toplantılarda gözünüzü önünüzdeki bilgisayarınızdan alamadığınız oluyor mu?

– Tatillerde bile aklınıza internet geliyor mu?

– Elde, kolda uyuşmalar, göz yorgunluğu ve bel ağrıları gündeme gelmeye başladı mı?

– Kendinize alabileceğiniz en güzel hediyenin 19-inch bir LCD monitör veya rahat bir bilgisayar sandalyesi olduğunu mu düşünüyorsunuz?

– Bir arkadaşınız size harika bir programdan bahsettiğinde, ve siz onun esasında bir televizyon programı olduğunu anlayınca hayal kırıklığı yaşıyor musunuz?

Bunlardan kaçına “evet” dediniz bilmiyorum. Ancak sayı yarıya yakınsa, belki siz de artık bir bilgisayar bağımlısısınız!

Bildirgeç‘te ensarguler kullanıcı ismiyle yayınlanan bir itiraf: “Ne yapacağımı şaşırdım! Sık kullanılanlarım 100 siteyi geçeli baya oluyor. Bloglines’ta 40 sitenin feedlerini takip ediyorum. Şu anda bile opera’da 7 sayfa açık. Nereye bakacağımı şaşırdım. Kategorilendirme bile yapamaz oldum. Gezdiğim site sayısı arttıkça her şey birbirine karıştı. Yıllardır internete girerdim ama bu bloglar, rss, web 2.0 derken işler çok değişti, yavaş yavaş bağımlısı oldum.”

Akşam’da çıkan bir habere göre daha vahim durumlar da var. Geçen sene, Güney Kore’nin Seul şehrinde bir internet kafede, aralıksız şekilde oyun oynayan 38 yaşındaki bir Koreli onuncu günde ekran karşısındayken fenalaşmış ve sonrasında kurtarılamamış. Bunun öncesinde, yine aynı ülkede 28 yaşında başka bir oyuncu iki gün boyunca bilgisayar karşısından kalkmayınca kaybetmiş hayatını.

Teknoloji ilerleyip ucuzladıkça, bilgisayar kullanımı da doğal olarak günlük hayatımızın içine daha çok giriyor. Uzmanlar, insan ilişkilerinde kendine çok güvenmeyen kişilerin, internet dünyası içinde kendilerini daha rahat hissettiklerini söylüyorlar. Dolayısıyla da, örneğin chat’i veya net’te oyun oynamayı gerçek ilişki ve iletişime tercih edebiliyorlar. Eğlenceli web sayfaları, uçsuz bucaksız bilgi kaynakları, çoklu ortam imkanları, farklı insanlarla iletişim kurabilme şansı gerçekten çok sayıda kişiye çekici geliyor. Bankacılıktan mutfak alışverişine kadar birçok ihtiyacımızı internet sayesinde giderebiliyor olmak da, sanal ile gerçek dünyanın birbiriyle yarışmasına neden oluyor. Ve…

Çoğu zaman bu yarışta galip gelen de sanal dünya oluyor.

İnternet bize sürekli artan ve gelişen bir içerik sunuyor. Bu da kendimizi (üstelik keyif alarak) geliştirmemizi sağlıyor. Bu doğru. Ancak yine bu ‘doğru’dan dolayı, madde bağımlılığına oranla bilgisayar bağımlılığının kontrolünün daha zor olduğunu söyleyenler var. Karşıt görüştekiler de, bilgisayar bağımlılığının büyük sayılabilecek fiziksel sonuçlar doğurmadığını ve kişinin kendini daha rahat kontrol etme imkanı olduğunu iddia ediyorlar.

Farklı görüşlerin olmasına rağmen “ortak bir kanı” oluşmuş durumda: Bilgisayar bağımlılığı bir gerçektir ve tedavi edilmelidir! Amerika’da olan yaklaşık 200 milyon internet kullanıcısının yüzde onunun, tedavi ihtiyacı olan internet bağımlısı olduğu söyleniyor.

Olayın biraz da esprili tarafından bakacak olursak; gerçekten tedavi olanlardan birisi var ki, o bugün dolar milyoneri. Onun adı; Kevin Mitnick!

Fotoğrafı FBI’in “En Çok Arananlar” listesinde yer alan ilk hacker olmuştu. Mahkemenin koyduğu “bilgisayar bağımlılığı” teşhisinin tedavisi için (beş yıllık hapis cezası sonrası) bir yıllığına iyileştirme merkezinde tedavi olan Mitnick, bugün ise kurduğu şirketi ile güvenlik danışmanlığı yapıyor, kitap yazıyor, ayrıca önemli kongrelere konuşmacı olarak gidiyor ve tabii ki önemli kazançlar sağlıyor.

Kısaca; tedavi olmaktan belki de korkmamak gerek :)

Konuya bir de ticari bakanlar var. Vatan Gazetesindeki bir habere göre, Microsoft’un patronu Bill Gates Türkiye’ye yaptığı bir ziyarette, ailelere gençlerin bilgisayar bağımlılığı konusunda uyarılarda bulunmuş! “MSN Messenger’ın gençleri asosyalleştirdiği eleştirileri için ne düşünüyorsunuz? Mesela günde 12 saat ‘online’ kalan gençler…” sorusuna verdiği cevap aynen şu:

“Büyük ihtimalle aynı insanlar geçmişte vakitlerini telefon başında geçiriyorlardı. Messenger’daysanız birkaç işinizi bir arada yapabilirsiniz. Yaparken arkadaşlarınızla da iletişim halinde olabilirsiniz. Bu yeni bir aktivite türü ve sizi daha ulaşılabilir yapıyor. Bu sene Messenger’ın yeni sürümleri de çıkacak. Bence çocukların vakitlerini nasıl kullanacakları kendi sorumlulukları… Ben öğrencilerin hemen hepsinin Messenger kullandığını görünce çok memnun oldum.”

İçimizden bir sesin geçmişte yaptığı bir söylem ise Bill Gates’e harika bir cevap niteliğinde olmuş. O sesin sahibi, büyük tiyatro ve sinema oyuncumuz Müşfik Kenter.

Hep bir yerlere, bir şeylere yetişme telaşındasınız değil mi?
Hiç vaktiniz yok,
‘Fast live’, ‘fast food’,’fast music’, ‘fast love’…
Dikte ettirilen ‘yükselen değerler’, ‘in’ler, ‘out’lar…
Buna benzer bir odada, şanslıysanız gökyüzünü görebilen bir pencere ardında bitecek hepsi.
Dostluğu klavyelerinde, yaşamı monitörlerinde arayanlar,
Size sesleniyorum!
Hangi tuş daha etkilidir ki sıcacık bir gülüşten ya da hangi program verebilir bir ağaç gölgesinde uyumanın keyfini?
‘Copy-paste’ yapabilir misiniz dalgaların sahille buluşmasını?
İçinizi ısıtan gün ışığını gönderebilir misiniz mail’le arkadaşlarınıza?
Sevgiyi tuşlarla mı yazarsınız?
Öpüşmek için hangi tuşlara basmak gerekir?
Ya da geri dönüşüm kutusunda saklanabilir mi kaybolan zaman?
Doğayı bilgisayarlarına döşeyenler, neden görmezsiniz bahçedeki akasyanın tomurcuklandığını?
Ve ıslak toprak kokusu var mıdır dosyalarınız arasında?
Koklamak, duymak, dokunmak, yok mu yaşam skalanızda?
Bilgi toplumu oldunuz da, duygu toplumu olmanıza megabaytlarınız mı yetmiyor?

Bağımlılık kelimesi dahi olumsuzluğu çağrıştırıyor. Oysa her bağımlılık kötü değil. Bilgisayar bağımlılığına karşı ise çoğumuzun bulduğu en önemli gerekçe, “faydalarının zararlarından daha çok olduğu” yönünde… Yeter ki bu hesaplaşmada terazinin her iki tarafına da koyduklarımızı değerlendirirken kendimizle samimi olalım.

Hayat hep seçimlerden ibaret… Daha önceki bir yazımızda söylediğimiz gibi, seçtiklerimizin sonucunu zaten biliyoruz, keşke seçmediklerimizin de bilebilseydik.

Yorumlar 89

  1. melike

    oof ben bağımlı deyilim ama artık bağlanmaya başladığmı hissetim
    sabah 9 da alrm çalıyo kalkırıyorum hemen bilgesayara girme isteyi duyuyorumm
    akşam eve geliyörüm ödev yapmam gerekiyo am ben bil gesayara giriyorum şu amki gibi :<

  2. Ahhahaha

    Benim Vallaha Yaşantım Şu
    Okul:Eh Ne Desem :D
    Sosyal Yaşantı:Kralını Ezerim!
    PC:Soru Hacklendi!

    Bu Sizce İyi mi Yoksa Kötü mü?

  3. Pingback: Bilgisayar Bağımlısı Olmak İçin Kaç Megabayt Gerekiyor? | Blogir.Net

  4. Pingback: Facebook, Twitter, Friendfeed, Msn ve Sosyallaşme… « …OKUYANLAR ÖZGÜR OLMALI…

  5. Pingback: Yaşamak dünyada var olan en istisnai şey. İnsanların çoğu ise -artık- sadece çevrimiçi, hepsi bu! | Türk Kaynak

  6. alp(takma ad)

    ewt ben bir bağımlıyım !!! olmak istemiyorum asosyalim.
    Bilgisayarı kullanmadığım zamanlar huzursuzlanıyorum bilgisayaraı açmak istiyorum ama ben normal olmak istiyorum.

  7. Ahmet

    Ben 15 yaşındayım ve 5 sene önce bilgisayarla tanıştım. İlk bilgisayarım 98’di. İyi ki xp değildi. Ben Windows 98’in altını üstüne getirdim. Windows’un yardım dosyalarının çoğunu okudum ve uyguladım. Bilgisayarım hiç çökmedi çünkü ben bilinçli bir biçimde yapmaya çalışıyordum. Şimdi bilgisayarla tanışalı 5 sene oldu ve ben 5 sene önce şunu söylemiştim. “Ben BİLGİSAYAR BAĞIMLISI olacağım.” Sonunda oldum da, bırakmakta istemiyorum.

    Geçenlerde tüm sınıfları bir seminere yolladılar. Bağımlılıkla ilgili herkes sigara, içki, uyuşturucu madde bağımlılığından bahsediyordu. Herkes kendi sorununu dile getiriyordu. Ben hep bilgisayardan örnek veriyordum. Bi arkadaş çıktı diyo Sen böyle diyosun da sen de bilgisayar bağımlısısın. Ben de dedim ki Ben zaten bu olaya ben bilgisayar bağımlısı olacağım diye başladım. Şimdi sınıfta bilgisyarla bilgisi en çok olan benim. Seneye Web programcılık bölümüne geçeceğim. Ama asıl hedefim Gri Şapka Hacker’lık. Nedense böyle yaramazlık yapmayı oldum olası sevmişimdir.

    Okulum öğlenden sonra ve ben her gün saat 9:15’te uyanıyorum. Hiç birşey yapmadan en ilk bilgisayarı açıyorum el yüz yıkadıktan sonra oturuyorum ve 12:45’e kadar kalkmıyorum kahvaltımıda bilgisayar başında yapıyorum. Artık annem babam fazla izin vermiyor ama ben bağımlıyım bu olmadan birşey yapamam şu 5 senede bilgisayara oturmama rekorum 4 gün. Evet 4 günden fazla bilgisayara ara vermedim: Aslında onu da vermezdim de babam sırasıyla modemi, kasanın arkasındaki ne kadar kablo varsa alayını poşete koyup arabada getirip götürüyordu. En sonunda günlerce sigara içememiş bir sigara bağımlısı gibi yalvardım babama aldım geri parçaları.

    Artık günde en fazla 8 saat oturuyorum, internetim sınırlı ama ben yine de bildiğimi okuyup hedefime gideceğim…

    Saygılarla…

  8. phparsab

    13 de 13 :)

    16 yaşındayım. Bir bilgisayar bağımlısıyım, aynı zamanda asosyal bile sayılabilirim. Olan arkadaşım çok ama yenisini edinmek, tanımadığım birisiyle konuşmak yada bir sosyal aktiviteye bile katılmak bazen beni sıkıyor. 2-3 tane programlama dili biliyorum. Bilgisayar hakkında yeni birşeyler öğrenmek için yeni programlar yeni teknolojileri deniyorum. Meslek lisesi bilgisayar okuyorum.

    Ailem enbaşta şikayetçiydi bu bağımlılıktan ama öğrendiğim bilgiler sayesinde okuduğum bölümdeki başarımı arttırınca ailemde bilgi edinmem konusunda bana destek çıktı.

    Ben bir bilgisayar bağımlısıyım ve bundan da çok memnunum :):):)

  9. Motan

    Araç amaç olmuşsa bağımlanmışsınız demektir. Bu herşeyi kapsar, alkol, uyuşturucu, seks, yemek, ideoloji vs. vs.

    Bir özlü söz de durumu betimlemede yardımcı olabilir: “Zehiri miktar belirler”.

    Sağlıcakla, bağımlılıksızca kalın…

    Selim

  10. Onur

    saçmalamalar

    Cahil, mahil demişiz. köyde yaşayana,
    Bizler okumuşuz, neler öğrenmişiz,
    Enter’a başınca e-mail yollamayı,
    O garipler öğrenmiş inek sağıp peynir yapmayı,
    E-mailden gelen cevabı açıp okumayı öğrendik,
    O cahil sağdığı sütü lıkır lıkır içmeyi öğrendi,
    Biz e-maile göre üzülürüz veya seviniriz,
    O cahil sütün verimine göre sevinir veya üzülür,

    Cahillerin oyunları da bir başka
    seksek sekmek ip atlamak elim sende saklambaç bilemedin ortada sıçan
    konter manter ne bilsin canım bizler biliriz metin2 knight travian,
    garibim ne bilsin bunları bilse heyecanlanır bilse ağlar bilse daha niçe şey yaşar,
    garibim koşar cahil işte,
    bakmışsınız bir çam altına saklanır, bakmışsınız arkadaşından kaçar, bakmışsınız doktor rolüne bürünür, garip işte,
    bizlerse oturur koçaman bir krallık kurarız, koşturtururuz koşmayız, tokmak sallatırız karekterimize kendimiz sallamayı, daha neler neler yaparız,
    garip işte canım ne bilsin ekranın ardındaki o tozsuz, dumansız, kokusuz, tadı olmayan güzelim dünyayı,
    gariptir işte garibim, ne yapsın, dünyası zindandır, koklar, tozlara bulanır, yağmur altında kalır, yanakları kömür karası olur kimi zaman zavallı garip işte,

    Bilgisayar nedir bilmez garip, kalem tutar elleri sevgisini ona yazar, mektuptur ismi, sevgilisine verir onu,
    ne bilsin bizim gibi günde 10- 15 bilemedin 41 kişiye mesaj yollamayı ne bilsin sohbet odalarında aynı anda 2-3 kişiyle aynı anda çet yapmayı garip işte,
    Mektubu verecem diye utanır garip utanır ki ne utanır, bazısı kızı kaçırır ama :)
    ne bilsin garip e-maili atacan kızı tavlıcan veya kızları tavlıyacan, bilmez garip cahildir.
    uğraşır garip sevdiğinin elini tutmak için 1 ay belki… sonunda tutar evlenir,
    biz 2-3 kişiyi idare ederiz günde, belki abartıdır 1 kişi diyelim :) o garip ne bilsin neti bunlardan niye faydalansın,
    garip işte bir kişiyle evlenecek ömür boyu bir kişiye bağlı kalacak,
    ah garibim uyan küreselleş :)
    neymiş garibim çocuk mucuk boşver, yayıl dünyaya unut çoluk çocuk derdini :)

    ahhhh garibim ahhhh sen niye geldin ki dünyaya neti bilmedikten neti göremedikten sonra,
    bak neti görenler ki ne mutlu, hiç dışarının dumanını, kokusunu, derdini, tasasını çekiyorlar mı?
    ah garip ah tanısan bu dünyayı önceki dünyan gelir sana hiç,
    garip gel be bu dünyaya bir şekilde kurtul şu sütten sevgiliden,
    ha ne dersin garibim,
    ben sana yardım ederim garibim sen yeter ki iste he de. :D

  11. ORKUN ALİCAN

    pc başında uzun süre vakit geçirenlerdenim ama tek bir arkadaşımın edeceği telefon,yapılan güzel bir yemek,eve gelen bir misafir,televizyonda çıkan sevdiğim bir program veya canımın biraz olsun sıkılması bile beni pc başından kaldırmaya yeter.eğer ben bunları bir kenara atıp yinede pc başından kalkamıyorsam evet ben bir bağımlıyım iyi haber ise ben bağımlı değilim.

  12. fatih

    ben 1 tanesine evet diyorum. başkalarının da yorumlarını okudum hepsi 8 lerde uçuyor. soruların hiçbiri bana uymuyor bağımlı değilim. abim ne kadar dese de bağımlısın ama ben bağımlı değilim.

  13. Pingback: İnternet: Zaman Değerlendirmeden Çok, Zaman Geçirme mi? | Aninda Yorum

  14. Pingback: Fikir Atolyesi İnternet: Zaman Değerlendirmeden Çok, Zaman Geçirme mi?

  15. tasarımcı

    ben bilgisayar bağımlısı değilim sadece arkadaş canlısıyım evet o bir bilgisayarda olsa o benim en iyi arkaşım iyi günde kötü günde herzaman yanımda herzaman limin altında :D

  16. o kadarda lazım değil heralde

    bende bi bağımlıyım nerdeyse hepsi var 12 yaşındayım. 7 yaşında felan pc almıştık internet yoktu ama internet yokken bile çözmüştüm bilgisayarı ama fazla oynamıyodum içimden gelmiyodu oynamak en fazla 2 saat interneti 9 yaşlarında felan aldık internette kendimi baya geliştirdikten sonra hep uyandıktan sonra ilk işim powere basmak gece ye kadar oynamak oldu.

    internette sıkılmıyor değilim acaip sıkılıyorum ama yapacak başka bir şey yok sokağa çıkıp oynuyamıyorum sokak ta müsait değil biri bi uğraş söylesin yaparım ya ailem diyo kitap oku onuda canım istemiyo ödev yapmak istemiyorum… bu yılda zaten sbs var ben farkındayım her şeyin ama olmuyo işte ama mesala köye gittiğimizde eğer sıkılmassam pc oynamak istemiyorum ordada pc var ama içimden gelmiyo işte böyle bi sürekli uğraş gerekliki o geçiçi oluyo 1 günlük bende kurtulmak isterim ama öyle biden pc yi kökten bırakmakta olmuyo ya denedim :S

  17. M-4573-R

    ya bukadar yorum yaptiniz ama 1 tanesinde bile adam gibi bi bagimliliktan kurtulma yolunu aramadiniz bence burda onemli olan sorunu ortaya koymak deil sonuna care bulmaktir. biliyorum su an bende onu bilmiyorum en azindan maddi durumum el vermiyor. lutfen bu mesajdan sonrakini atan saygideger kisi bi cozum yolu bulup paylassin :)

  18. meLiSa

    Ya bende bağımlıyım pcde olunca acıkmıyorum biLe hiç kalkmak istemiyorum :'(

  19. nagihan

    ben acayip bağımlısıyım net olunca öyle oluyo bıraksalar 100 yıl önünde kalırım bilgisayarı ve müziği çok seviyorum

  20. mesut

    Her kez kendince bir fikir belirtmiş hepsini okuyamadığım için ben de kendi düşüncemi belirtmek istiyorum.

    Burda amacımız teknolojiyi geri göndermek değil aksine ilerletebilmek ben internet karşıtı değilim hatta bütün vaktimi sitelerde geçiriyorum. İşten ya da okuldan eve geldiğinizde power düğmesine basanlar internette büyük bi zaman dilimini yitiren kişiler toplumla olan ilişkisini yavaş yavaş kaybeder.

    Kendimden örnek İletişim bozukluğu, içine kapanıklık, ev bireyleri ile olan sorunlar, sinirli ve agrasif davranışlar vs. kısaca vaktimizi sosyal aktivite hobi veya kendini geliştirebileceğine inandığın uğraşta harcamamız gerektiğini düşünüyorum.

    Yetişkinler çocuklarının internet saaatini günün belirli bi zamanına ve ne kadar kullanacağını ayarlamasını unutmamalı.

    İnternet sorumsuzca kullanıldığı taktirde hem kendimize hem çevremize zararlı olduğunu unutmamalı…

  21. Pingback: bilgisayar delisi » BlogPerest

  22. Ahmet

    Teknolojiyi geri mi göndermek istiyorsunuz?

    Bilmem farkındamısınız ama çoğu evlerde televizyon sabah açılıp akşam kapatılıyor. Televizyonda şöyle bir şey var; açtığınız kanal ne yayınlıyorsa onu izliyorsunuz, hadi o kanal değiştirdiniz diğeri ne yayınlıyorsa onu izliyorsunuz. Kişilere değil kurumların yayınladıklarına ulaşıyorsunuz.

    Ama internette herhangi bir blogta birinin düşüncesine ulaşabilirsiniz. Şöyle bi durum var, fazla durmak kesinlikle bağımlılık
    var anlamına gelmez. 15-16 saat durduğum oldu günde. Tabi kötü yani 15-16 saat kalkmadan oturuyorsunuz.
    Ama bunu düzenleyebildiğinizde misal şunu yapayım diyip bırakabildiğinizde kendi iradenize sahipseniz bağımlı değilsinizdir.

    Şöyle birşey de söyleyeyim, eski MSN adresim yaklaşık 200 online civarı barındırıyordu anlık. Ve yazılanlara cevap vermek çok zaman alıyordu. MSN değiştirdim akrabalarımı ekledim arkadaşlarımı ekledim, şimdi 20-30 online oluyor ama yeterli oluyor. MSN’i gereksiz yere kullanmak bağımlılık denebilir.

    Bilgisayar başında sadece oyuna, sadece müziğe, sadece filme zaman ayırmak aptallıktır. Yani bilgisayar kullanımınızı da düzenlersiniz.

    Ben ilkokuldayken kendimi geliştirerek 1-2 tane programlama dili öğrenmiştim. Düşünün yani 3. sınıftaki çocuk html ile site tasarlıyor tabi birkaç yıl sonra bunu asp ve php takip etti ilkokul bittiğinde 3 dilde de süper olmasa da yeterli diyebilirdik.

    Demek istediğim mantıksız kullanımı sorunlara yol açabilir. Ama televizyondan her zaman için daha iyidir. Ha bir dizi mi izleyeceksiniz indirin izleyin :) Müzik mi dinleyeceksiniz indirin dinleyin ama sadece müzik için kullanmayın ya da sadece dizi için kullanmayın. TV herzaman için sansürlü bir bilgi kaynağıdır ve hayatımdaki yeri git gide azalmış olan bir şeydir. Haftalık TV izleme saati ortalama 5 saat filandır benim belki biraz daha fazla.

  23. arif aktaş

    bilgisayarım seni çiçeklerden, yemişten, tatlılardan boreklerden, mahlemizdeki fahrihe abladan hatta kızlardan daha cok seviyorum…

  24. TAYFUN

    MeyRA, gerçekten çok çok önemli bir konuya değinmiş. Bilgisayar bağımlılığı Güney Kore ve Japonya’da ayrı bir psikiyatri dalı olarak işleniyor. Türkiye’de ise bu konuda uzmanlaşmış bir psikiyatrist henüz yok. Koskoca profesör size yaratık görmüş gibi bakıyor, içinden çıkamayınca çamur at izi kalsın misali bu çocuk ümitsiz vaka diyorlar. Onlar da şimdilik yetersizler. Ancak yetersizliklerini kabullenmek istemiyorlar.

    Bu hastalık gelişmiş ülke hastalığı, gelişmekte olan ülkelerde, bizim gibi ekonomik sorunlarla boğuşulan toplumlarda “bilgisayar bağımlılığı mı, o da ne denmesi” çok normal. Ancak zaman içinde psikiyatristler bu branşta eğitim almak ya da master için yurtdışına gidecekler bundan eminim.

    Olaylar, güncel ve toplumun büyük kesimini etkilediği zaman dikkate değer bulunur. Bu nedenle gerçek bilgisayar bağımlıları daha uzun bir süre yaratık olarak görülmeye devam edecek ve kaderlerine terkedilecekler.

    Ayrıca, gerçek bağımlılar günde 15-16 saat bilgisayarın başında geçirirler ve yemeklerini bile çoğunlukla odalarında yerler, 2-3 saat geçiren hangi pozisyonda olursa olsun bağımlı olamaz. Bu dünyada böyle, Türkiye’de bu tarz örnekler yok denecek kadar az o nedenle bu konuda fazla fikir yürütmemenizi tavsiye ederim.

    Gerçek bağımlı okulunu bırakır okula gitmez, evden dışarı çıkmayabilir. Gerçekten çok vahim kişiliklerdir. Herkes konuşuyor, ancak ciddi bir bağımlıyla tanışmadığınıza tamamen kanaat getirdim. Lütfen bildiklerimizi konuşalım, kulaktan dolmalar insanları yanıltıyor. Ondan sonra çocuk, ben günde 3 saat oyun oynuyorum, galiba ben bağımlıyım diyor. Bu nedenle açıklamalarımızda dikkatli olalım.

    Hepinize sağlıklı günler dilerim…

  25. MeyRA

    Evet bağımlı olanların bağımlılığı kabul etmedikleri ve sürekli eleşitirilere kapılarını kapattıkları bir gerçek.
    Fakat “bağımlıyım” diyen ya da “bağımlı mıyım” diye şüphelenen herkes de, bağımlılık kıyısında insanlardır diye düşünüyorum.

    Babam psikiyatrist ve ben yukarıdaki maddelerin 6’sına evet diyorum, eve gelir gelmez bilgisayarı da açmak dahil, ve babam benim bağımlı olduğumu ciddi ciddi söylüyordu :)

    Evde yaşanan şiddetli tartışmalar sonunda günde 1.30 saatten fazla internetin başında durmamam istendi :)
    Sonuç olarak, bir süre bağımlı bir insan oldum, elbette tedavi edilecek düzeyde değil, fakat şimdi daha normalim.

    Bağımlılığın da dereceleri vardır ve ciddi internet bağımlılığı eroin bağımlılığından farksızdır. Tabi ki bilgisayarda işi olmakla, bağımlı olmak farklı şeylerdir. Bir insan günde 10 saat bilgisayarla haşır neşir olabilir ama bağımlı da olmayabilir. Kimisi de 2 saat bile geçirse bağımlı kategorisine girebilir. (Babam söyledi :))

    Bu bakımdan bilgisayarla ilgilenmeyi seven insanlar olarak sürekli kendimizi gözlem altında tutmamızda fayda var. Ciddi ciddi bağımlı olanların ise bir psikiyatriste görünmekten başka çaresi yok, ve ne yazık ki internet bağımlılığının tedavisi de şu anda çok yeterli değil :(

    Çok yeni bir kavram, ama çok fazla aday var, bu durum beni de endişelendiriyor. Çocuklarımızı nasıl koruyacağız?

    Şuna da gerçekten katılıyorum, asıl meselelerden biri de, bilgisayar dışındaki meşguliyetlerimizin “niteliğidir”.

  26. seçill

    öncelikle bağımlı olan bir kişi aşla tam olarak bağımlı olduğunu kabul etmezz buu bölediir. ben okulda çıkardığım derginin baş editörü olduğum için bilgisayarla çok işim oluya ve yukarıdakilerden 4 tanesini kendimde görüyorumm yanii bende azda olsa bağımlıyımm ama kesinlikle şaçma seylerle zaman geçirmiyoruum genelde araştırmalar için kullanıyorumm fakat yazın bii arkadaşımın yavsiyesi üzerine bii sohbet kanalını yükledimm yaa olmaz böle şeyy başından kalkamadımm hepp bil düşünüyodumm ama sonunda ne kadar zaman kaybı olduğunu anladımm ve ailemin uyarısını da dikate alınca kurtulduum şu an sadece araştımalar için kullanıyorumm.. zatii başka zamanlarda kullandığımda sıkılıyoruum ailemle ve arkadaşlarımla zamanımı geçirme tercihh ederimm çünküüü boşş biii kutu sizi hipnotess ediyoo buna izin vermeyiin ve hayatın tadını çıkarınn inankii dünyada daha güsel şeyler varrr …..

  27. ZELAL

    SELAMUN ALEYKUM.
    ister istemez bizi bu pc basina geciren nedenler oldugunu bahane ediyozz ama bide bakmisiz bizi bir cagiran veya gidecek bir isimiz olmasa saatler gecmiss

    yazik oluyoo arkadaslar.bir kisa hikaye microsoft a temizlik iscisi oldu diye cok sevinmistir adamin biribir gun patronu cagirir senle iletisimi nasil kuracaz der mail adresini ver. benim yok der bu zamanda mailadresi olamayani ben burada durduramam der.isten cikrarir .adam cebindeki 10 liraya bakar uc bes domates alir. derken ertesi gun ucbes kasa alir bu parayla. derken aradan yilar gecerkoca fabrikanin sahibi olmustur. ticarete gelenler varmi patron boylegidippgelmesi zor oluyoo mail adresini ver der.. kulanmiyom der helede bu zamnda der. egerki kulansaydim suan microsoftun temizlikcisiydim der. halimden memnunum. iyi ki de yok.

    velhasilikelam. faydasi inkar edilemese de zamnla farkina varamadan bikkinlik getiriyoo kurtar beni mevlam beni bu sanalalemden diyosun. arkadaslar kurtulmanin en iyi yolu baska bir ugrastir yine bakin tamamen kistlama olmaz. ama kontrollu olsun. her insan kendi doktorudur. inanin sunu yap bunu ed demekte faydasiz. herkisinin durumu farklidir. kendiniz kendinize en iyi sihatli tedaviyi uygulayin.

    ALLAH VAR YARDIMCINIZ OLSUN. benim de e tabi.

  28. Ken

    Bu gün bu yazıya bir şekilde ulaşıp burayı okuyan ve yazı yazma gereği duyan herkesin apaçık aşikar bağımlısı olduğu durum.

    Her insanın bağımlısı olduğu bir şey vardır ve ona karşı savunmasızdır, onun tarafından yönetilmeye de hazırdır. Bu yönetilmek bir yerde sorumluluklarından kaçmayı ve rahatlamayı da getirir. Nitekim, kumar, sigara, alkol, seks.. daha da inersek: din, ibadet, aile, çoluk çocuk, para, aşk… Bu olmalı mı, evet olmalı, oluyor, olacak, kaçışı yok.

    Her ibadet ve bağımlılık sizi bir taraftan yıpratırken bir taraftan geliştirir. Ne kadar yıpranma o kadar gelişim ve güç. Bir annenin kendini çocuğuna adaması hayatının her anını düşünüp kurması, onu düşünmediği bir anının olmaması ve onun mutluluğu için her şeyi göze alması, kendine zaman ayırmaması, kendi hayatını es geçmesinin bir bilgisayar bağımlısından ne farkı vardır ki.

    Çocuk ne kadar sağlam büyütülür ve anne baba ne kadar iyi bir hizmet verir ise ileride çocuğunun hayata tutunması ve hayata karşı sağlam duramayan anne babasına aynı şekilde sahip çıkabilmesi de bir o kadar mümkün olur. Deği mi?

    Bilgisayar başında geçirilen her zaman insana bir yerde keyif verdiği gibi bilgisayar konusunda ve program veya kullanım konusunda gittikçe uzmanlaştığınızın da kanıtı değil midir ve gelecek bilişim teknolojisinde olduğundan bu da gayet iyi bir durumdur. Yani sabahtan akşama kadar porno kanallarını izleyebilmek bile, sizi bilişim konusunda uzmanlığa iter, ayrıca fiziksel olarak da cinsel enerjinizi uyanık tutar. Aynı saatlerde geçirdiğiniz vakti dışarı çıkıp şehirde dolaşmak veya bir deniz kenarında saatlerce balık tutmakta da kullanabilirsiniz. Seçim meselesi.

    Şu an en büyük handikap ailelerin çocuklarını bundan uzak tutma telaşı. Ama bu çocuklarının çok ve hızlı bir şekilde bilgisayardan anlamasını da sağlayan bir durum. İnternete ne kadar çok girer ise ondan yararlanma veya yararlanamama yollarını da bir o kadar iyi bilecektir günde sadece yarım saat nete bağlanma izni verilen bir çocuğa göre.

    Bu böyle sürüp gider. Vakti nerede harcarsanız harcayın hayat fifti fiftidir, kazanan ve kaybeden yoktur, erken ölen belki başka bir hayatı yeniden yaşama şansına erişecek ve gençliğini ve çocukluğunu tekrar yaşayacaktır, geç ölense yaşlanıp bir sürü zevk ve ızdırap çekerek ama çok da aynı kimliği yaşayarak ölecektir.

  29. Yılmaz

    Ben de bağımlıyım, bilgisayar odamda ve yataktan kalktığımda elimi yüzümü yıkamaya bile gitmeden odamın kilidini açmadan, odanın hava alması için pencereleri bile açmaya üşenen hatta elbiseleri bile aceleyle ters giyen ve giyerken bir an önce pcye oturmak için kalp atışlarımın hızladındığıda her sabah karşılaştığım bi durum:)

    Bu böyle yıllardır devam eder durur. En önemlisi de bilgisayarın insanı bunalıma iten büyük nedenlerinden biri kasadan çıkan fan sesleridir. Saçma gelmesin isterseniz deneme yapın.

    İlk önce sessiz bir şekilde 10 saniye kalın sonra yavaşça bilgisayarı kapatın yerinizden hareket etmeyin, bekleyin ve bilgisayarın kapandığı andan itibaren içinizde kulaklarınızda heryerinizde binen ağır bir yükün yavaşca sizi terketmeye başlayacağını göreceksiniz ve inanılmaz bir şekilde rahatlama bulacaksınız ve pc açıkken ne kadar kötü durumda olduğunuzu kapattıktan sonraki sessizlik ve rahatlama anında hissedeceksiniz ve pc’nin açık olduğu andaki durumunuz size hayal olarak gelecektir.

  30. psikomniak

    benden de çou doğru çıktı ama ben bağımlı değilim istesem bu bilgisayara dokunmam bile tek yaklaşma nedenim ben msndeyken ewde olduğumda daha mutluyum sevgilim ve arkadaşlarımla konuşurken…. ailem bana bağımlısın diye çok baskı yapıyorlar bunları söyleyince de suç benim oluyor, gece şu anda 05:00 ve ben hala erkek arkadaşmla konuşmaktayım. internet artık kanımda war=(

  31. Alper Arıburnu

    7 tane evet benden :D

    soru: İnternet’te aralıksız 3 saat geçirmeyi normal bir davranış olarak mı algılıyorsunuz?
    cevap: evet bence oldukça az :P

    ama ciddi bir bilgisayar bağımlısıyım o ayrı, özellikle oyunlar falan filan ( MMORPG ler özellikle ) ama malum yaş 16, 8 senedir oynuyorum hala da oynarım :D

    ama işin üzücü yanı bilgisayarı kapattıktan sonra giden zamana üzülüyorum T_T ama napalım bağımlılık işte…

  32. desperado

    sabah 9 da kalkıp teknik servise giden ve akşam saat 7’de evine dönen, odasına girdiğinde yaptığı ilk iş bilgisayarın power düğmesine basan ve ardından üstünü değiştirip yemeğin gelmesine bekleyen, yemek geldiği halde yemeğe oturmayan daha sonra yemeği bilgisayar başında yiyen, tuvaleti geldiğinde elindeki çalışmayı bırakıp gitmeye üşenen, arkadaşları geldiğinde konuştuğu tek konu bilgisayar olan, dershaneye gitmeme gerekçesi olarak web sitesini gösteren ve bunun için dizüstü bilgisayar almayı düşünen birkaç tane büyük (240 2 adet 96 4 adet) cd çantası olan ve kolay kolay hiç kimsede olmayacak sistemi alan biri olarak ben bağımlı mıyım sizce :)

  33. hasan

    siz hiç sabah çalar saat çaldıktan sonra kalkıp yok ben ruyamda bilgisayar ile uğraşıyordum bi çok pencere açıktı onları kapatam, bilgisayarı da kapatayım ondan sonra kalkayım diye çalar saati durdurup uyuyup gerçekten de bole yaptınız mı? sonra kalkıp ilk iş power düğmesine bastınız mı?

  34. orhan

    arkadaşlar artık pc bağımlısı değilim ve mutluyum ama tv bağımlısı oldum :D

  35. iLLeGal | KeNNy (Tekirdağ 50.yıl i.ö.o )

    Beyler ben 7 ye gidiyorum ve sene sonun da sbs olduğu için pek açamıyorum :@ ama bağımlı degilim (: ben sadece knight online ya da cs oynarım o kadar ya da msn. I Love This CS cS Best Of Cs KeNNy vs Ownage.

  36. Sinan

    benim 10 tane evet’im var. bunu ben de kabul ediyorum. ben bir bilgisayar bağımlısıyım ama ne yapsam elinden gelemiyorum. bilmiyorum… kaç kere bırakmayı denedim. olmuyor… bu sefer int cafeye gidiyorum… off offff KESKE başlamasaydım…

  37. CaNaNN!

    bnm 6 ewetim var. bilgisyr bağımlsıı deilimm nede olsa günüm hep okulda geçio gelince bilgisyrı açmak istiorum açıorumdaa ona buna bakarkn akşam oluoo zamnı yiyip bitiriooo teknolojii zararı çokk tek bilg. deill yaaa….

  38. sultan

    Evet Umut haklısın. En azından sebelerini biliyorsun ve buna karşı önlem alabilirsin.

    Kendini ifade edebileceği başka alanlar bulmalı, bence senin anlattıklarını yaşayanlar.

  39. UMUT

    Şu bi gerçek ki evinde Pc+net olan biri.. Hele bir de ben gibi sınırlı bir kota kullananıyorsa.. Düşünce şu; nasıl olsa ben buna aylık ücret veriyorum, boşa gitmesin nasıl olsa ödeyeceğim, kullansam da kullanmasam da… Param boşuna gitmesin…..

    Ya da bir şu siteye bakıyım de şuna bakıyım derken bir de bakıyorumm saat gece 3 olmuş.. Ben çok fazla bağımlı değil ama gene de hele ben gibi öğrenci iseniz ya da yapacak bir şeyiniz yoksa net sizin için bir çözüm oluyor…

    Nedenleri bence şu:

    Çaresizseniz, sizi anlayan biri yoksa
    derdiniz çoksa, sevgilinizden ayrıldıysanız
    pc sizi anlamaz ama o da size bağıramaz.

    Seni asla birisiyle aldatmaz
    asla seni satmaz, seni terk etmez.

    Bu gibi bir çok neden insanı bilgisayara bağlıyor. Tabi bu benim görüşüm…

  40. sultan

    Bence başlarken sosyal olmak için yani yeni insanlar, yeni mekanlar vb. tanımak amacıyla bağımlı oluyorsunuz ama tam tersine asosyal bir yaşam seçiyorsunuz. Bunun farkına varılmalı önce, sonra karar vermelisiniz ne için kulandığınıza. Seçim ve kara sizin.

    Benim 2 aydır bilgisayarım var. Önce çok korktum kendimi kaptırır mıyım diye sonra fark ettim endişelenmeme gerek yokmuş. Çünkü abim hiç ayrılmıyor bilgisayardan. Ondan arta kalan zamanda kullanıyorum, bu da bağımlısı olacak kadar uzun süre değil.

    Asıl durum abim bağımlı olduğunu kabulenmiyor ve bu siteyi gösterdiğimde çok kızdı, bana değil siteye :) :(

  41. sultan

    Müşvik Kenter çok güzel söylemiş, bence herkesin bir daha düşünüp kendisiyle samimi olması gerekiyor.

  42. K. Taylan

    Ben kendimi bağımlı olmaktan çıkmış manyak olmaya doğru emin adımlarla yürüyen değil arkasına bakmadan koşan biri olarak görüyorum. Ama zamanımı chat vb. boş işlerle harcamadığım için mutluyum.

  43. umuT ARSLAN

    Yeni başlayanlara tavsiyem şu otomatik elektrik kesicilerden kullanınız :) 3 saati geçmesin kullanmanız köti bir şey aslında ama ben araç olarak kullandığım için bir nevi mecburum kullanmaya. Ama abartmadan kullanmak lazım. Sosyal hayatı “Sanal sosyal” olarak yaşamak bir yandan güzel, bir yandan kötü…

    Bilgisayar iki yüzlü bir dost gibidir. İyi yanını gösterir sonra sen kötü yanlarını görürsün ama kopamazsın, eksiklik hissedersin. Ama öyle boş boş kız peşinde koşturmak için 3-5 ya da 10 saat pc başında duran arkadaşlar bağımlı değil de sigarayı eline yakışıor diye Arakdaşlarım “içiyor” desin diye içenlerle aynı:) Sorduklarında KABARARAK içiyorum diyenler:) Siz zamanı iyi degerlendirin…

  44. TAYFUN

    Umut ARSLAN’ı okumuyorsunuz herhalde. Ben gerekeni söyledim, sürekli polimik yaratmaya gerek yok, herkes kendisinin bağımlı olup olmadığına kendisi karar versin.

    Bağımlı olduğunu düşünenler de kurtulmaya çabalasın. Başka söylenecek birşey yok. Bağımlılıkta süreklilik esastır, bunu unutmayalım…

  45. ORHAN

    Sen diyorsun 3-4 saat ama bazen 10 saat durduğum oluyor Tayfun bu bağımlılık değil mi yani?

  46. TAYFUN

    Kabullenmek başlamanın bir parçasıdır. Çok geç olmadan yardım almanı tavsiye ederim, yarın çok geç olabilir.

    Bizlere 3 veya 5 veya 10’u ispat etmek zorunda değilsin, önemli olan kabullenmek ve bir an evvel çok geç olmadan dönüşüm projesini yürürlüğe koymak.

    Bilmek ve kabullenmek çok şeydir. Sen dünyayı değiştir, onun seni değiştirmesine izin verme. Aksi taktirde yenilgiyi kabul etmiş olursun.

    Kolay gelsin…

  47. umut ARSLAN

    Tabi bilmeden ne güzel konuşuluyor. 3saat derken şaka yapıyorsun di mi :) Şu an 38. saatimi geçiriyorum.

    Bağımlılık verdikleri bir isim aslında sigara bağımlılığı ya da uyuşturucu toz bağımlılığıyla alakası yok :) Tutku ve ötesi bir parçam, eksikliginde yarın kalmak, moral bozukluğu yaratması vs vs… 3 tane modem bulunduruyorum ki odamda her ihtimale karşı.

    Ne umut bilgisayarsız, ne de bilgisayar internetsiz olamaz :)

  48. TAYFUN

    Tek kelimeyle söylüyorum, bağımlı olduğunu düşünen ve kabullenen kişi gerçek bağımlı değildir, ya da uç noktada değildir.

    Gerçek bağımlılar, bağımlılığı kabullenmezler, çoğunlukla inkar ederler. Bağımlı olduğunu söyleyenler bağımlılıktan her an kurtulmaya hazır kişilerdir, çoğunlukla yardım almadan bunu başarabilirler, gerisi bahanedir.

    Ben şu ana kadar benim haricimde yazanların hiçbirinde gerçek bağımlılık görmedim, ya da gerçek bağımlılığın ne olduğunu bilmiyorlar. Günde 3 saati bilgisayar başında geçirmeyi bağımlılık zannediyorlar.

    Boşverin, kendinizi başka ilgi alanlarına yönlendirin bağımlı mıyım değil miyim diye düşünüp duracağınıza, çünkü hiçbiriniz bağımlı değilsiniz…

  49. ORHAN

    Merhaba, ben de bilgisayar bağımlılarından biriyim. Ne zaman bilgisayardan kalksam aklıma hep bilgisayar geliyor, ne zaman dışarı çıksam hep aklıma geliyor.

    Arkadaşlar artık hepimiz teknolojiye kurban gitmişiz, artık dur dememiz gerekiyor ama diyemiyoruz. Niye, çünkü hepimiz ölmüş gibiyiz. Bazı bilgisayara parası yetmeyen millet keşke bilgisayar olsa diyo ama bense kurtulmak istiyorum. Çok pişmanım bilgisayar aldığıma. Bazen ihtiyacım oluyor ama bağımlısı olmuşum bir kere ve kalkamıyorum başından.

    Bağımlılıktan kurtulmam için fikriniz varsa yollayın, yeter ki bilgisayar bağımlılığından kurtulayim.

  50. tuqbaaa

    Tipki beni anLatiyOr :)

    VaLLa Hayattan Zevk aLamiyOrum. Ben umidimi yitirmiSim onun iCin Nete DaLiyoRum ßeLki quzeL zaman qeciririm Diye :) ;)

  51. h.hasan dağlı

    Evet bağımlısıyım.. Seviyorum bilgisayarımı, ona aşığım gerçekten. Sabaha kadar kod yazmak benim hoşuma gidiyor..

    Bazen vazgeçtim bilgisayarı hayatımın her alanına sokmayı ama olmadı. İnsanlaa karıştım baktım onlarla hiç olmuyor.. Benciller, dinlemiyorlar, beni anlamıyorlar… Ama kodlarım anlıyor, onlara ne dersem yapıyorlar…

  52. Umut aRSLAN

    Son 2 yıldır ben de bir bağımlıyım :) Belimin ağrıması olmasa herşey daha iyi olacak. Ama güzel bir bağımlılık olsa gerek. Şiddetle öneriyorum :)

  53. Pingback: Zayıf Bağ Kazandırıyor! | Fikir Atölyesi

  54. Pingback: İnternetizm | İnternet Magazini; Yazı Dizisi: Bilgisayar Bağımlılığı - 1

  55. Yunus

    Ben rüyamda google’da arama yapıyordum ama bir işe yaramıyordu çünkü gerçek değildi…

  56. kibele

    18 yasindayım. Böyle bir soru kimse yöneltmedi bana, sorsalar da içim rahat bir şekilde hayır diyebilirdim, taa kiii…

    Hergünki gibi en sona bıraktığım geometri sorulurımı da çözüp kendimi pc’min kollarına bıraktım :) Saat 21:30 falandı, monitörümü we klavyemi yere koydum we erkek arkadaşımla konuşmaya başladım. Belimi ovuşturmak için biraz doğrulduğumda saatin 05:30 olduğunu gördüm. O an demiştim, bağımlı olmuşum…

    Kötü bir şey mi? Bilmem, hiç düşünmedim. Şu an bir sevgilim yok, süper :) İnternete sadece bir şeyler araştırmak için giriyorum, tabi bu saatlerce telefonda konuşmama engel olmuyor :) Bilgisayar bağımlısı olmadığım konusunda içim rahat en azından. Saatlerce Dosdoyewski, Tolstoy, Gorki okumakla övünebilirim ama pc başında saatlerce… Hiç hoş değil.

    Bence bunun sigara bağımlısı olmaktan bir farkı yok, en azından nikotinin hoş bir kokusu var (umarım babam okumaz!) ve içtiğin günün ardında derste uyumana sebep olmaz. Tabi hocalarla arana biraz mesafe koyman gerekir =p

    İşte ben buyum, sanırım aradayım, bağımlı bağımsız arası… Şimdi biraz kitap okumam lazım, Yolların Başlangıcı; Amin Maalouf’tan.

    PC’nizle size mutluluklar diliyorum :)

  57. TAYFUN

    Şu ana kadar okuduklarımdan gerçek bilgisayar bağımlılığının ne olduğunun bilinmediğini düşünüyorum.

    Sizler günde 14 saat bilgisayar başında kaldınız mı hiç, her gün aksatmaksızın, yemeklerinizi bilgisayarın başında yediniz mi, bilgisayar uğruna okulu bıraktınız mı, asosyal bir hayatın içine düştünüz mü, her sene bilgisayarınızı yenilediniz mi bu uğurda, internet hızını yükseltmek için sürekli bütçenizi zorladınız mı? Sanırım sizler bağımlı değil benle kıyaslanınca çok bağımsız insanlarsınız.

    Benim gibi örnekler şu anda güney kore ve japonya gibi teknoloji gelişmişi ülkelerde bulunuyor. Türkiye’de benim örneğimin bulunacağını sanmıyorum. Ciddi anlamda tedavi görmek istiyorum, ancak İzmir’de internet bağımlılarına hitap edecek ciddi bir kuruluş yok. Türkiye’de de olduğunu sanmıyorum. Güney kore ve japonya’da internet bağımlıları için kurulmuş ciddi kuruluşlar var.

    Tabi bizde bilgisayar ve internet sahibi insanlarımızın nüfusa oranı halen yüzde 1’lerin altında. Hal böyle olunca da tedavisi tabii ki kimsenin umrunda olmaz. Türkiye’de insanlar yok pahasına ölürken, böyle önemsiz bir konu kimin umrunda olur ki. İnternet bağımlısı mı, o da neymiş?

  58. YaGoR

    İşten geldiğimde direk olarak bilgisayarın power tuşuna bastığımı da sayarsak 14/11 soruya evet cevabı verdim ve kafayı çizeceğim yakında heralde.

    Sizin hiç rüyanızda mynet’te açık bulduğunuz oldu mu ve uyanmak üzereyken inş. rüya değildir, hatırladıklarımı yatmadan önce bulmuşumdur dediğiniz? Veya bilgisayarsız bir evde kaldığınızda akşam uyuyamama ve sürekli bilgisayar arzusu?

    Tedavi görmemi bir çok kişi önerdi ama neden bilgisayarla arama bir kısıtlama getireyim ki? Dünyanın en büyük icadı olarak görüyorum bilgisayarları. Bilgisayarla tanışmadan önce büyük bir teknolojik alet icat edilecek ve her gün başında yaklasık 8 saat geçireceksiniz deseler inanır mıydınız? Asla…

  59. BiLmiyorum..

    BiLmiyorum.. sanırım ben de biLgisayar bağımLısıyım.

    Benim için en geçerLi sebep okuLdan geLdiğim gibi power tuşuna basıyor oLmamdır herhaLde.. Ama emin değiLim.

    Ayrıca BiLgisayar çok geniş bir biLmine sahip. Yeni fakat kısa sürede çok yoL aLmış bir yeni biLim.

  60. Dusunceler daha onemli degil mi?

    Orkun bence cok hakli… Cunku yukaridaki sorulara cevap vererek insanin kendini bagimli adddetmesi ya da addetmemesi bence kisiyi hic de dogru bir sonuca goturmez.

    Onemli olan insanin hayatindan bilgisayari cikardiginda birseyler bulabilmesi.. Bugün bilgisayari bozuldugunda yapacak baska birseyinin olmasi… Bilgisayar disinda arkadaslarinin olmasi.. Bilgisayardaki oyunlar disinda oyunlari bilmesi vs…

  61. ORKUN

    Bence pc veya internet bağımlılığı diye bişey yok. Yaşamayı her yönüyle beceremeyen, tek bir tarafa eğilen insanlar var ve böyle insanlar sadece bir konuda iyi olurlar, o da tek eğildikleri yön olur.

  62. Fatih

    Ben bir web bağımlısıyım. Sosyal yaşantım sıfır, okul, hayat hiç biri iyi gitmiyor (ya da ben öyle sanıyorum) bu yüzden kendimi web’e veriyorum. Tek hobim bu…

    Kendi çapımda bir web tasarımcısıyım. Okulda hoca ders anlatırken bile forum tasarımı yaptığımı hatırlıyorum. Birçok forumda üyeliğim var, bazılarının şifresini bile hatırlamıyorum.

    Aslında biraz da seviniyorum şanslıyım diye. Çünkü bazı kişiler sadece eğlence olarak kullanıyorlar bu aleti. Bense kendimce bir şeyler öğrenmeye çalışıyorum.

    Açıkcası daha yaralı mı zararlı mı olduğunu anlamadım. Ama olsun ben yine de bu alemi seviyorum…

  63. banu

    Sitenizin yazılarına bayıldım.

    Ben de internet bağımlısıyım. Ama böyle olmak da istemezdim. Değişmeyi umut ediyorum…

  64. Ferhat

    Bugün NTV’de okuduğum ‘İnternet Bağımlısına Elektrikli Tedavi‘ başlıklı haberden bir alıntı:

    “Örneğin bir hastaya internete girmek istediğinde izin vermediğiniz zaman onda fiziksel bir tepki de gözlemliyorsunuz. Bu da madde bağımlılarının tepkisinden farklı değil. Ayrıca bugün yarım saatliğine internete girip ertesi gün bu süreyi 45 dakikaya çıkarma isteği de alkole bir kadehle başlayıp sonra bunu yarım şişeye çıkarmayı istemeye benziyor.”

    “Çin son yıllarda Güney Kore, Tayland ve Vietnam gibi gençlerin internet kullanımını kısıtlamak için çalışmalara başladı. Devlet gençlerin internet kafelere girişlerini engelleyen yasalar çıkarırken bir yandan da internet üzerinden oynanan oyunların 5 saat sonra kendi kendilerine kapanmaları için bir uygulama başlattı.”

    “Internet bağımlılığı kampanyası kapsamında Çin hükümeti 8 rehabilitasyon kliniğine maddi destek sağlıyor. ”

    Haberin tamamı burada.

  65. yunus

    Ben öğrenciyim, 11 yaşından beri bağımlısıyım lanet aletin, şimdi 13 yaşındayım. 2 yıl önce oyun oynamayı severdim yine severim ama hiç mi hiç zevk almıyorum. Kendimi berbat, dünyası yıkılmış insanlara benzetiyorum. Son derece soğuk bi karakterim var ve hiç bişeyden zevk almıyorum. Hep durgunum, içimde bir kara bulut sürekli düşünüyorum, kendimi bir fazlalık gibi hissediyorum.

    Kardeşim vaktin varsa kurtul bu aletten veya hiç bağımlısı değilsen uzak dur!

  66. bağımlıdiilim

    Başından kalktığımda bütün kemiklerim tutulsa da, eşimin mouse tutan eli masanın kenarına değdiği için sürekli su toplasa da, bu icat bence dünyanın en güzel icadı.

  67. pınar

    Ben nerdeyse hepsine evet dedim. İnternette forumlara takılıyorum ve saatlerimi alıyor. Baş ve göz ağrısı var ve okul başarım çook düştü.. Ödev-araştırma vb. için açıyorum ve saçma şeylerle uğraşıyorum. Yardım almak istiyorum. Ne yapmam gerektiği konusunda yardım ederseniz çok sevinirim.

  68. ilkin

    Bilgisayara ayırdığımız vakitleri kitap okumaya versek alim olurduk.

    İnternet araçtır amaç haline getirmeyin! Hayat yarısını bilgisayara verecek kadar uzun değil, dışarı çıkın sevdiklerinizle olun. Dünya zaten yalan, bu sanal alem daha da yalan.

    Gerçekleri unutmayın… Benden bu kadar :)

  69. Gurhan

    Sekiz tanesi ok. Özellikle kendime 19 inch ekranla kırık sandalyemin yerine yeni sandalye almayı düşünürken bunu okumam bende şok etkisi yarattı, sanırım biraz ara vermem gerekiyor. İşte 8 saat çalıştıktan sonra eve gidip ilk işim pc’yi açmak oluyor :D

  70. Mehmet Ağ

    Teknolojiye geç ayak uyduran ama teknolojinin her alanından faydalanan bir millet olarak daha çok teknolojik aletler ve iletişim bağlantıları geliştirmek bence şart. Teknolojiyi kullanmak sadece yerinde saymaktır. Biraz da teknolojik icraatlar yapmak gerekir ulusça.

  71. alican yıldız

    Haklısın aslında Sevim çok doğru söyledin, amaçsız yere hiçbir şey kullanılmaz.

  72. Sevim

    Ben ‘bilgisayar bağımlılığı’ ile ilgili okulda yapacağım bir sunum için bir şeyler araştırırken buldum bu siteyi. Ne güzel yazmış Müşfik Kenter.

    Bence bilgisayar bağımlılığı ne yazık ki zamanımızın en büyük problemlerinden biri. İnsanlar boş, insanlar işsiz, insanlar idealsiz!!! En önemlisi de ideal! İnsanın bir ideali olmazsa öyle boş boş, anlamsızca kasteder hayatına!

  73. alican yıldız

    Bu siteyi yapan da, yorum yazan da bağımlıdır. Demek ki artık teknolojiye herkes ayak uyduruyor (babaannem bile telefonla oyun oynuyor, lafın gelişi tabi telefonu var yani :) Bu siteyi yapan günde enaz 3 veya 3,5 satini ayırmak zorunda, neden; gerekli gereksiz yasal olmayan paylaşımlar, mesajlar felan kontrol edilmek zorunda ve siz evet buraya yorum yazan herkes, ben de dahil buraya yorum yazmışsanız zaten internete ve bilgisayara aşıksınız.

    Yani artık teknolojiyi sevmeyen kalmadı, gelecek birisi buraya, ben teknolojiyi sevmiyorum diyecek, yanlış diyecek… Neden, çünkü teknoloji sayesinde yorum yapabiliyor. (Bu kadar yeter, amma konuştum… :) )

  74. Tunalıer

    Ben de 8 tanesine evet diyorum, bir de özellikle birden fazla web sitem olduğu için hepsi bana yarardan çok, büyük ölçüde zarar sağlıyor. Hem vaktimi alıyor, hem de ekonomik yönden zarara uğruyorum. Ama vazgeçemiyorum, elimde değil…

  75. hacer kor

    Benim çok evetim yok, iki gündür bilgisayar kullanıyorum. Dengeli olmaya ve girdiğim sitelere özen göstermeye çalışıyorum. Böyle olunca kendimi rahatsız hissetmiyorum fakat ileride ne olur, bilemem…

  76. mert tunalıer

    Ben 9 tanesine evet diyorum. Bu bağımlılıktan vazgeçmek zorunda olduğumu da biliyorum. Daha önemli sorumluluklarım var ama bunları bildiğim halde ailem kabloları saklamadığı sürece bilgisayar başından kalkamıyorum.

  77. Murat Kaya

    Mecburî istikamet.
    Savunmaya da gerek yok. Ne olmuş yani?
    Güzel bir şey. Hiç bilgisayarla ilişkisi olmayan da sanki kendini asosyal hissetmiyo mu bazen? Tv karşısındayken bilhassa. Biz en azından üretim yapabiliyoruz. Öyle değil mi?

  78. Osman

    Çok fazla evetim yok ama yine de ailem tarafından bilgisayar bağımlısı olarak görülmeye başlandım. Aslında faydalı kullanılınca çok zararı yok ama insan gerçekten bağımlı oluyor. Sadece bu yüzden, yani b.sayarımdan uzakta olayım diye birkaç günlüğüne tatile çıktım, inanılmaz rahatladım. Kesinlikle tavsiye ederim.

  79. Gülşah Ayhan

    8 evet de benden.

    Hatta bütün kış yaptığım fazla mesainin ödülü olarak patronum bana 19″ lcd ekran aldığında ne kadar mutlu olmuştum anlatamam. Gene de evde bilgisayarım olmadığı (inatla da almadığım için) kendimi bilgisayar bağımlısı olarak görmüyorum.

    Hayır hayır ben bağımlı değilim.

    Gerçekten değilim, bakın evde bi bilgisayarım bile yok.

  80. kenan burak elibol

    Yaşım 27 ve 21 yıldır bilgisayar kullanıyorum. Şuanda yatağımdayım. Midemin üzerinde bir laptop var. Saat yanılmıyorsam 2 yada 3 civarı.

    Bu arada birkaç programlama dili biliyorum 2 tanesinde uzman sayılabilirim. Grafik tasarımla da uğraşıyorum, kendi çapımda ödüllerim de var, ayrıca günümün 7-8 saatini internette döküman, forum ve ekşi sözlük te entry okumakla geçiriyorum.

    Size ilginç gelebilir ama bence ben bir bilgisayar bağımlısı değilim. Lakin tüm eldeki tüm veriler benim teknomanyak olduğum yönünde.
    İnanın yapacak daha iyi herhangi birşey bilsem 1sn bile durmam ve bu çok acı.

    Bir bahçe küçük bir ırmak yada göl ve minik bir ev için bildiğim herşeyi gömmeye hazırım.
    Şu anda tek amacım bu ve bunun için çalışıyorum.

    Cahil adam çok mutlu. Keşke hep cahil kalsaydık.

    Sizce bu kadar farkındalık çok değil mi?

    Bilmekten ama anlatamamaktan yada anlaşılmamaktan canınız hiç yanmıyor mu?

  81. Onur Yüksel

    Sanırım eksik tespitler var!
    Mesela sürekli internetten birşeyler indiriyorsanız ve artık izlemediğiniz, dinlemediğiniz bir sürü şey birikmişse.

    Ama siz hala doyumsuz olarak indirmeye devam ediyorsanız.

    Artık sizin için emule eşşekten farklı bir sözlük karşılığı aldıysa.

    Cep telefonunuz motorola MPX serisi ise…

    Siz bilgisayar bağımlısısınız ama korkmayın, ölmezsiniz :)

  82. Meltem Gunyuzlu

    8 tane gönül rahatlığıyla evetim var! Ama ama bir bilgisayar bağımlısı olmak istemiyordum ki :)

    Bir soru ekliyorum:
    – İşten eve geldiğinizde ilk yaptığınız şey bilgisayarın power düğmesine basmak mı?
    – Evet!

    Hayır hayır ben bağımlı değilim :)

Düşünceni Paylaş!

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir