Milyon dolarlık sayfa hack’lendi !!
Bir önceki yazımda bahsettiğim kıskançlıklar ve çamur atmalar kulvar değiştirip Alex Tew’in sitesini hack etmeye kadar gitti bu hafta. 12 Ocak’tan beri siteye ya girilemiyor ya da anormal yavaş. Ufaktan başladı site düzelmeye; Alex FBI dahil tüm kanalları zorluyor. Etik olarak da yaptığı doğru tabii ki, günün sonunda 1 milyon dolar topladığı şirketlere yükümlülüğü var.
Bu arada son (bin dolar değerindeki) 1.000 piksel’i açık arttırma ile 38.100 dolara satın alan şirketi de Alex resmen açıklıyor (parası geçmiş hesaba!): MillionDollarWeightLoss.com (sanırım bir önceki yazımda adı geçen Great Deal Depot’un bir kuruluşu bu).
Eminim yaşanan son gelişmeler Alex Tew’i bir sonraki girişimci hareketi için daha çok hırslandıracak.
Akıllı bir fikirle zengin olduktan sonra kenara mı çekilirsin (sanmıyorum)?. Başka yeni bir fikir daha bulup paraya para mı demezsin? Tabii geliyorsa yeni fikirler, girişimciliği ile paralel artmalı kazançlar da. Harvard Business Case için mükemmel bir örnek olacağı kesin.
Ancak bunlar Alex’i “kahraman” yapar mı?
Bu kazandığı 1 milyon dolar dahil; yeni olası kazançları için de şimdiden bir kısmını geri vermenin yaratıcı bir yolunu bulmalı. Üstelik yine tüm dünya basının ilgisini çekecek (bu artık onun için daha da kolay; herkes zaten takip ediyor kendisini), konuşulacak ve hatta yine copycat’ler tarafından kopyalanacak bir yolla. İşte o zaman kahraman olur Alex, kazanan da!
Bugün tüm lider marka sahibi büyük şirketler “sosyal sorumluluk” projeleri altında kazançlarının bir kısmını topluma geri veriyorlar. Bu onların toplum karşısındaki algılarını daha yönetmelerini sağlıyor. Yani; “hep bana hep bana demiyor”, içinde yaşadığımız topluma da bir faydası var; ben de onların ürünlerini satın aldığım zaman biliyorum ki paranın bir kısmı iyi şeyler için de harcanıyor; vicdanımız rahat ediyor. Marka veya şirket iletişimleri için hoş bir malzeme sağlıyor… Diğer taraftan şirketler kendilerini iyi de hissediyorlar.
Kazan-kazan bir ilişki, kısaca bu işte sosyal sorumluluk çalışmaları.
Ancak ne tuhaftır ki, kaç tane hatırlıyorsunuz desem size bu projelerden (ki inanın çok sayıda var Türkiye’de), çok azı gelir aklınıza, o da gelen olursa. Bir tanesi Turkcell‘in 2000 yılından beri başarıyla yürüttüğü ve son dönemde Sezen Aksu ile yapılan işbirliği ile daha da fazla adını duyurduğu, henüz eğitimle tanışmamış yarım milyon genç Türk kızını hedefleyen “Kardelenler-Çağdaş Türkiye’nin Çağdaş Kızları” projesi. Peki başka? Mutlaka vardır, sadece düşünmeden, zorlamadan çok fazla, gelmiyor hemen aklıma.
Bu arada unutmadan; sosyal sorumluluk projelerinde bir fırsat olduğunu görüp (kazan-kazan demiştik ya), bütçe de ayırabilen, ancak ne yapacağını bilmediğinden hiçbirşey yapmayan veya harcayıp etkisiz olan o kadar çok firma var ki, şaşarsınız. Ve bu sadece Türkiye’ye mahsus değil.
İşte Alex‘e kahraman olma fırsatı da burda doğuyor. Bakalım görebilecek mi? Bütçesi olup da nasıl değerlendireceğini bilemeyen firmaları alabilecek mi arkasına?
Yorumlar 2
ben mühendis veya tararimci değillim, allahin hediyesi mütiş bir silah fikrim var bunu türk silah sanayine nasil satabilirim. başka hiç kuruma bunu söylemem sizin bu konuda yardimci olabileciğinizi düşünüyorum.
Bir güncelleme; Hack’lenmenin nedeni anlaşıldı; Şantajcılar 50.000 dolar vermezsen siteni çökertiriz demişler. Bu bile kendi başına medyada (ABC, BBC, MSNBC, ve bir çok diğer haber kaynaklarında) çok ciddi haber konusu oldu! Alex şantajcılara tek kuruş vermeden sitesini de yeniden canlandırmış. Server’ı ABD’de olduğu için de FBI devrede ama hacker’ların yakalanma olasılığı çok düşük görülüyor (bu işi bilinler iz bırakmamayı daha iyi beceriyorlar).
Konu Tom Peters‘ın da dikkatini çekmiş, haklı olduğu noktalar olsa da, sanırım biraz da kıskançlıktan olsa gerek, çok olumlu bir tavır sergilememiş yazısında. Torunu yaşındaki çocuk nerdeyse kendisi kadar servet yapıyor, hem de 4 ayda ! (Eminim Tom’un parası çok daha fazladır, bir konuşma için masraflar hariç istediği ücret 100.000 dolara yakın!).