Hadi bir oyun daha oynayalım. “Faili Meçhul Kıyak“tan sonra bu da ikincisi olsun, onun kardeşi :)
Adı da “Beni REDDettin!” olsun. Veya “REDD Hareketi!”
Hepimiz, her gün bir yerlerde reddediliyoruz. ‘Hayır’ diyor birileri bize, ‘olmaz!’ Kabul edilmiyor, istenmiyor, hatta dışlanıyoruz zaman zaman. Duymak istemediğimiz; bazıları büyük, bazıları ufak reddedilmeler bunlar. Kendimizi değersiz, eksik veya başarısız hissettiğimiz… Canımızın yandığı anlar.
Bize ‘hayır’ denme ihtimali öylesine korkutuyor ki, çoğu kez bunu duymamak için denemeye de kalkmıyoruz. Oysa hayatın içinde ‘evet’ kadar ‘hayır’ da var.
Madem reddedilmeler hiç bitmeyecek… O zaman bu işi tersine çevirip, onlar bizi reddettikçe, bizim kendimizi daha iyi hissettiğimiz, eğlendiğimiz bir oyun oynayalım. Nasıl olsa ret aldıkça, ‘evet almanın’ yollarını daha iyi öğreniyor olmuyor muyuz?
“Reddedilmek!” yazısını yazarken çıktı bu “Beni REDDettin!” fikri:
Tıpkı FMK Hareketi‘nde olduğu gibi, ‘REDD Hareketi‘nde de bir kartımız var. Bizi reddedenlere verip, hızla uzaklaşacağız yanlarından :)
– Sıkıştığım bir anda yakın bir arkadaşımdan borç istedim, vermedi!
– Çok katılmak istediğim bir konferans için yetkili kapıdan döndürdü; “davetiyeniz yok”
– Özenerek hazırladığım CV’ime kibar bir ret mektubu aldım! [Kartın mail ile gönderilme şekli!]
– Birine çıkma teklifi ettim; “biz en iyisi arkadaş kalalım” dedi!
– Konsere, bara, restaurant’a almadı kapıdaki body-guard; “rezervasyon var mı birader?”
– DJ’den, kız arkadaşımın çok sevdiği bir parçayı çalmasını istedim; “çok gürültü var, duymuyorum seni!”
– Özlediğim bir arkadaşıma ‘hadi rakı balığa gidelim’ dedim; “keşke geçen hafta arasaydın!”
– Altıma yapacağım, tuvalet sırasındakiler takmadı. Yaptım!
– Heyecanla bir fikrimi anlattım, girişimci para yerine, bir kitap ismi önerdi!
– Ödevimi 2 saat gecikmeli de olsa hocaya gönderdim, kabul etmeyip edebiyat yaptı!
– Boyum 2 cm kısa kalmış, basketbol kampına almadılar.
– Patrondan zam istedim, ‘global kriz’ dersi verdi.
– Konsolosluk vize vermedi; gösterecek mal varlığım yokmuş!
– Sahilde kızla bir turlayalım dedik, babam arabayı vermedi!
– Annemden börek istedim, bamya yaptı!
– Evlenme teklif ettim, hayır dedi! :)
Bu listenin sonu yok :)
Faili Meçhul Kıyak‘takine benzer, çok sayıda kartı bir A4’e yerleştirdik. Bu A4’ü basıp kartları keserseniz, aynı anda hepsini cüzdana koymak mümkün.
>> Baskı alabileceğimiz A4 boyutundaki dosyanın linkleri şunlar:
- pdf formatı
- bu da resim (.jpeg) şekli.
Bu iki linkten birine sağ tıklayıp, kartları ‘save link as’ veya ‘hedefi farklı kaydet’ yaparak bilgisayara almak mümkün.
Kartlar, oyunun bulaşıcılığı ve devamı için gerekli. Ne zaman, kim tarafından reddedileceğimiz de belli olmaz hem! O yüzden bunları kesip cüzdanda taşıyoruz :)
Burada şöyle ilginç bir durum oluşuyor:
– Evet denirse ne mutlu. Denmedi mi, al sana kart! Her iki durumda da eğleneceğimi biliyor olmak, baştan reddedilme korkumu azaltıyor.
– Reddeden ise reddettiğinin farkına daha fazla varıyor. Bu kartı sık alması ona bir mesaj! [Veya, iki yakın arkadaş arasında “lades oyunu” gibi kartın sürekli el değiştirdiğini düşünsenize!]
– Esasında kimse “hayır” demek zorunda kalmak da istemez. Ondaki bu baskıyı da bir miktar azaltmış oluyoruz. “Takma, ben başka bir yolunu bulurum. Hayat devam ediyor!”
Hayat gerçekten de devam ediyor. Bundan sonra da sıkça duyacağım bu ‘hayır’ların artık canımı yakmasına izin vermiyorum, o kadar :)
Olur da hoşunuza gidip REDD Hareketi‘ne katılarsanız, arada bir yaptıklarınızı anlatın da, birlikte keyfini çıkaralım :)
Yorumlar 67
Pingback: Beni İşe Alın | Can Uzun | anymaa
Beni REDDettin! yeni (ve ilk) kitabımız Sıfır’da konu oldu : )
http://www.sifirkitap.com
Hiç beklemezdim beni REDDeceklerini;o kadar özene bezene mail at;anlat anlat o iki satırda bizim böyle bir planımız yok desin! çok kızdım ama ne yapsam diye düşünürken aklıma REDD hareketi geldi indirdim resmi ekledim maile;sizden böyle bir dönüş beklemezdim,teşekkürler! :D
Her reddediliş yeni bir umuttur aslında, önünde sonuna kadar açılan bir kapıdır belki de.
Süper. Kabul edilmek kadar reddedilmeyi de kabul etmeli insan :)
bence hayatta aldığımız evet cevaplarına bir kart vermek daha mantıklı kısa bir teşekkür yazısıyla birlikte mesla çünkü asıl istediğimiz bu değilmi kabul görmek istediğimize erişmek….elbette redd fikride güzel ama biraz dolaylı kalıyor evetin daha güçlü olduğu gerçeğini görmezden geliyor..bilmem anlata bildimmi ?bizi üzüntülerimiz yaralasa ve acıyı sevince göre daha çok hatırlasakta bunda vazgeçmemiz en doğru olanı biz sevinçlerimizi paylaşamama hastasıyız genel olarak toplumca yardım sevsekte kelimelerimiz ve dygularımız hep bizesaklı lütfen
bir daha
düşününelim
EVET dedin,
ve beni
MUTLU ettin
kartları yapmaya varmısınız ????
belki çok sıradan bişey yapıcam ama sırf bu kartı birilerine verebilmek adına yolda yürürken, kafede otururken yada bi vasıta yolculuğunda hayatımda ilk defa gördüğüm herhangi bi bayana gidip çıkma teklifinde bulunucam.
doğal olarak ilk defa gördüğü tanımadığı birinin bu teklifini bayanların %70 reddecek ( % 30 nu sormayın :)) ) ve ben de bu kartı ona verip usulca yanından uzaklaşıcam :)
kamereman arkadaşı bulduğum an bu videoyu herkezle paylaşıp herkezin eğlenmesini bi nevi de olsa yüzünde tebessüb yaratmak isterim…
Her çıkış başka bir girişe açılan kapıdır ya; her reddediliş de başka bir teklife giden yoldur bence. Reddedilmek güzel değil belki ama ” evet ” e giden yolda bir basamak sadece.
Süper..! FMK ilk çıktığında da buna benzer bir yorum olmalı :D
Güzel düşünce :)))
Hmmm bilmem sanki allah senin bin türlü belanı versin gibi birşey olmuş bu fikir, bir çeşit beddua yani. açmadı içimi pek fazla.
Pingback: Fikir Atolyesi: Beni REDDettin! | Yeniliklere Hazır Olun..
Reddi bu denli sevimli daha ne kılabilirdi ki Tunç hocam.
Öyle ki, kızın suratındaki ibarenin onu böyle mutlu gülümseteceğine kanaat etseydim daha önce, Redd kartlarını kırmızı kartvizit formatında bastırıp posta kutusunun ağzına kadar dolmasına sebebiyet verirdim. :))))
Sevgiyle kalın.
yaa hemm eğlencelii hem de anlamlı , bu tür fikirler dahada farklılaştırılabilir :)
Hayır demeyi becerebilmek ile ilgili bir yazım vardı, bu kartı bol bol alacaklar o zaman tavsiyelerime uyanlar! Sabah sabah çok güldüm:)
FMK Hareketi gibi bu da çok güzel bir oyun, mutlaka deneyeceğim.
Merhabalar,
Red edilmekten hoşlananlar ve red etmekten hoşlananlar içinde enteresan bir bakış olabilir..
Düşünsenize her reddettiğinden aldığı bu kartın arkasına reddettiği kişinin ismini yazan koleksiyonerler bile çıkabilir..:)
Vallahi şu anda sol arka cebimde en az 20 tane var ve ben açıkcası fikri güzel buldum :) İişe de yarıyor. İnsanların yüzünde muzip bir gülümseme oluşuyor en azından =)
Süper bir hareket bence, reddedileceğimizi düşünüp yapmadığımız bir çok şeyi yapmaya cesaret kazandırıyor. belki de reddedilme korkusuyla yapmadığımız, hayatımız etkileyen bir çok şeyde aslında reddedilmeyiz!
Tunç abi, Harika fikir. ;)
Pingback: Kendini bir şey sanmazsan, kaybedecek şeyin de olmuyor! « Tuva – Mucize sende olumlu ya da olumsuz ağzından çıkan her söz büyülüdür….
Pingback: Kendini bir şey sanmazsan, kaybedecek şeyin de olmuyor! | Blogir.Net
Sirketim su anda entegrasyon sureci icinde bekliyoruz, her an birileri: “yeni organizasyonda sana yer yok” diyebilir.
Motivasyonumuz cok dusuk ama bu RED Hareketi tam ustune geldi, yarin sirkete yayiyorum, kartlar basilsin IK hazirlansin:))
1- üstüne almıyacaksın.
leyla benimle çıkar mısın?
– hayır salak…!
peki kaçta alıyım seni…
– hayır dedim ya…
tamam aşkım seni sekizde alırım…
2- acındıracaksın.
leyla benimle çıkar mısın?
– hayır salak…!
tamam şimdi git beni yalnızlığımla bırak.
3- kıvıracaksın.
leyla benimle çıkar mısın?
– hayır salak…!
o zaman gidip berna ya sorayım
4- şartlanacaksın.
leyla benimle çıkar mısın?
– hayır salak…!
sen kaybettin kızım… seni sevmiştim halbuki
5- film yapacaksın.
leyla benimle çıkar mısın?
– hayır salak…!
bir gün karşına çıkacam diyecem ki; Fakir ama gururlu bir genç vardı ya…
6- abartacaksın.
leyla benimle çıkar mısın?
– hayır salak…!
o zaman aldıracaksın o çocuğu…!!!!!
7- espriye vuracaksın.
leyla benimle çıkar mısın?
– hayır salak…!
o zaman sen asansöre bin. ben merdivenden gelirim.
8- oha.
leyla benimle çıkar mısın?
– hayır salak…!
o zaman in üstümden. giy üstünü uza…
…ALINTIDIR…
Redd Edilmek İstemiyorum !!!
Beni daha çok ilgilendiren ilk mesajın sahibi orhanın ne yaptığı? Ne yaptiniz Orhan Bey?
bence çok güzel. işim gereği reddedillmeyi, yani hayır cümlesini oldukca fazla duyuyoruz. grubuma kartı dağıtarak bundan sonra biz onlar hayır diyeceğiz.
Pingback: Beni REDDettin! « Şevket ERER
haklısın kerem.
hemen “© WordPress”i ekledim.
hatırlatma için sağol.
” * Copyright 2005 – 2009 |Ticari olmayıp, kaynak gösterdiğiniz sürece içerikten faydalanabilirsiniz; sizin için üretildiler.”
WordPress’i yapanlarda aynı düşüncedeler fakat linkleri kaldırılmış….
Biri çıkıp sizinde emeğinizi gözardı edip kaynak belirtmediğinde durumu anlarsınız sanırım
Pingback: Beni REDDettin! « şimdi aklıma ne geldiğini size söylemiyeceğim
Listeyi ben kendimden uzattım. Şimdi dün yaşadığımı söyleyeyim.
Bir hanımefendiyi ziyarete gittim, tabi ki iş için. Konuştuk, çay içtik, sigara içtik, sonra sohpet ettik, tabi bu arada ben yarım saatlik presentasyonumu yaptım, “bir çay daha”? “evet çok iyi düşünülmüş” “aynen bizi anlatıyor” “ama biliyorsunuz bu işleri işte”, “bizim gurubun çalıştığı yer” ve sonu gelmeyen kesik kesik cümleler. Bir çay daha…
Şimdi ne oldu ben red mi edildim? kartı verecek miyim? acaba REDEDENLER diye de bir kart çıkartsak mı?
REDEDİLDİN, HAYATIMI KOLAYLAŞTIR VE GİT
Pingback: Redd mi ettin sen beni!? - God of Dark
harika fikir! Reddedilme durumunda yaşanan o burukluk,ezikikten sonra kendi kendine “Ey Türk, titre ve kendine gel” der gibi :)) Daha kullanmadan düşünmesi bile özgüvenimi artırdı :)
“Dalgamı geçiyosun lan” deyip tokatlanma riski olsa da bu da güzel :)
Red edilmek kişi için büyük problemler oluşturabilir, örneğin lQ seviyesinde düşüklük gibi, peki her red edilmede lQ değeri düşüyorsa ve her evet’de lQ değeri yükseliyorsa. Devamlı Red edilen bir bireyin haline nolur acaba :)
İyi yazmisin abi eline koluna saglikk ta insan bazen ole hatalar yapioki ne cikartilacak, nede masanin ustune birakacak kart kalmiyo galiba.. cok basit bisi anlaticamm misal:
ben bi kizla tansitim FACEbook tan? dunyalar guzelide bi kiz hani uzun bembeyaz tenli bisi… baya bi konutukk filan nettenn is reele dokulebilecekkkenn hayat istee benim amerikaya gitmem gerekti ve gittimm, bu surede de benim icin kizin degerinin azalmasi deilde arkadaslar tarafindan gaza gelmek olsa gerekk aptal aptall seylerr yazincaa kiz benii sildi face ten msn den? o ana kadar gercek gercek olmayan hayattan? ben tr ye donunce cihangirde otururken bi baktim kiiz orda aramizda 1 masa var, tahmini 2,5 3 metre filann.. beni gorduu.. arkadsina gosterdi.. utangaclik kismindan dogustan kurtaj yemis sandigim ben elimi kolumu nereye koyucami sasirdim.. bi 3 4 dakika ordan ayrildim wc ye gidicemm die geldigimde kalkmisti? benim icin ilk reddedilmemi kacirdigim ama belkide en cok istedgim reddedilmeti yani denemekti…
Aradan gel zaman gec zaman istikalade ceket kravat yuruken bide baktim ki yanimdan bi afet surusu icinde yine bu kiizz.. ama bu deefa yanimda gecerken yaptigini sandigim seyy tebessum etmektii .. galiba olucakti dedim ve arkami dondugumde oda donmus bana bakiyodu ama yuruyo olmasi bana zaaman ayiramiycak olmasindanmiydi bu defada cesaret edemememin sebebi mi yoksa yada cok kiz olmasinin benim icin dez avantaj olmasindan miydi suan icin kestiremiyorumm o zaman bu denklemi komple kuramais oldugum belli sonuc yinee olmayann bi reddedilisti benim icin?
Sonrasinda gol kenarinda oturuken konuyu bilen bi arkadsim mevzuyu acti daha evelde face ten ismini soyismini bildigimden netten tarayip cep telini bulmustumm.. aradim o aksamm ortada bi macc oldu benimm icinn kaybetmeye yakin, sonrasinda uzatmadimm pekk
Daha sonrasinda tahmini yine 2 ay sonra londradan bi arkadsim geldi bi laz usagii acaipp inatci bisi? bu aksammm biisler icelimm filan die tututurunca tunele gittik bi arkasim daha toplamada 3 sap tam bi yere oturdukk herkez icecegini soyledii ben benimkini yudumlarkenn bi anda acipp cisim gelince icimdeki zehri akitiyim istedim.. wc ye gittim isimi gordum tabureme oturmaya giderken birde baktimm tam arkamda en fazla 20 cm mesafede oturmuss birasini yudumluyordu 2 sapin arasinda.. oda beni gordu ve ben budefa erkeklige bok surmemek icin erkegin yanindan kiz cekmek olmaz ya hanii yine konusmadim belki de yine cekiniyodumm ama en azindan ondan endiselendigimi saniyordum?o gunde reddedilmedimm anliycanizz?
Aradan daha 2 haftada gecmeden bi ablam geldii ta amerikanyalardan bu eski bi hostes kimine gore hayati yalayanlardan.. ona anlatimm durumuu “yawww olumm dedi kizlar bole bole dir.. israr edicenn,, kizi koparacak aptal aptal sulu espiriler yappican guven ablana” diiyince ne cikar dedimm ve dosedim mesajii.. is daha cok bok olduu hani vazgecmek yoktu yaaa israr et sulu saka filann daha da abartttimm dah fazla msjj filann is tamamen cigirindan ciktii iyice boka bulandi mevzu..
Artik kendim olucaktim ise yaraminca dediklerii.. melekler kahvesinin onunden ilerlerken tophaneye dogruu bi piyasayi koklyalim die saga sole bakinirkenn bi baktim yuzum kopar al da saat 5 yonunde o kiizz yinee .. o beni gormedi ama bu seferr dedimm bunu kullaniyim ama icimden geldigi gibi.. hemen kostum cicekciye bi tek gul alip yolliycaktimm. Ama biraz fazla gaza gelmis olucamm 20 tane gulu buket yapip yanimdaki arkadisn eline garson kiza vermek uzere tutusutrdum bi on lirayla ve kiza verdii ustune benden bi mesaj yalnizca gulucuk… onemli olan benim icin artik nabiz almaktii. Hemen cevap geldi ama yanindaki erkek arkadisnin da tepksini iceren ortakk bir mesaj di bu J
Artik benim icin reddedilmenin dahi bi onemi kalmadii?. Haa bu arada soyelemeden gecmiyimm gazette haberlerini biirinde turkiyenin nin en guzel yuzlerii die bi haber gordumm.. onun resmi vardii alip kaydettimm pcye arkadasima gostermek uzere? taa ilk cihangirede yanimdaki arkasdim vardi ya hani o gordu ve “walla kiz bu da burda dosya ismi baska bi kiz adi yaziyo” dedi… du bi bakimm dedimm kisnin ismini netten taradigimda kiz eski miss world 1 . guzelimiz cikti?
Yemiisimm derecesini osunu busuunuda kendime kizidigim sey, reddedilemin verdigi korkuyu nasil asamamis olmam.. cunku benim hayatimda en cok ovundugum seyler, elde ettiklerimm hani benim dediklerimm hepp baskalarinin hayir yada yok artikk dediklerinden elde etmemismiydimm..
Daha sonrainda da bir kac defa gordumm ama en son gecenlerde havuzdan cikista otto taraflarinda gordumm.. yine mall mall baktimm ona keza oda..
bunu nie yazdim bilmiyorumm bi anda icimden geldi.. ben karikature dewam edimm.. sewgilerle…
—
R
Pingback: Osman GÜLTEPE » Beni REDDettin!
Aycan bunu yeniaya bağlamışsa da (tabii Merkür’ün geri/ileri gitmesi de olabilir) ben küçük boy prezervatif satılmamasına benzettim. En az onun kadar güzel; biraz sinsi yanları da yok değil hani. Hareketi kutluyor ve matbaaya sipariş veriyorum; bana çok lazım olacak.
Üniversitemize 3 Yıldır davet ediyoruz gelmiyorsunuz Tunç Bey ben de size hazır böyle bir harekat başlatmışsınız kartınızı iade ediyorum.Bu redd harekatına gelince Bence bu amerikan kişisel gelişim motivasyonu tarzları bırakın .Sizden daha büyük ölçekte projeler bekliyoruz.Yaptığınız şeyler de açıkçası kart tasarımına kadar aynı yapmışsınız farklılık yok en azından futboldaki oyundan atılmayı ve İngilizce deki Kırmızı anlamına gelen RED REDD hareketi kırmızı olsaydı.Sizin gibi fikir adamından daha düzgün işler bekliyorum.Halen bir okuyucunuz olarak…
Bu bir arkadaşımın sözü:
Bu bana bir çok açıdan bakmama yarayan bir söz ve bunun gerçek olduğunu düşünüyorum. Dünya santranç tahtası, hayat bizim rakibimiz ama oyuna şahsız başlıyor. İyi ihtimal pat, kötü ihtimal yenilgi. O yüzden en güzeli risk alıp zaten büyük ihtimalle yenilgi olan sonucu pata götürmeye çalışmak lazım.
Bu oyunda bu açıdan çok güzel bir araç. İnsanı cesaretlendiriyor ve kaybetsek bile insanı mutlu ediyo.
Saygılarımla
Umurcan Görür
İnsanlar koşullu olarak REDDetme merakındalar.
Geçenlerde birine, tanınmış bir yazar diye benim yazımı okudum, onunkini de benim yazım diye… Benimkini (meşhur yazar sandı) çok beğendi, hayran olduğu yazarınkini de (benim yazdığımı sanarak) beğenmedi; aradan birkaç hafta geçti yazıları sahiplerine göre okudum, kimi seçtiğini unuttuğu için imzaya göre seçti tekrar ve anladım ki yazılan değil yazanın adı önemliymiş ve bu da beni çok güldürdü…
yeni oyun çok keyifli… ama sanirim kartları en çok kendime vericem….
teşekkürler Tunç abi.
vay bee helal olsun abi. saygılar ;)
Bu harbiden hoşuma gitti, FMK Hareketi ile yarışabilecek mi bakalım ;)
Pingback: H. Cihan Salim – Günce… Blog… | Hayır diyemediğin her sefer bir dahaki “hayır”ın şiddeti artar, hem sen hem karşındaki için
Gerçekten insana cesaret veren güzel bir hareket olmuş. Olumsuz cevap alma olasılığına rağmen ofise gittiğimde ilk yaptığım iş kartları basmak oldu. En müsait zamanda denemelere başlıyorum :)
İşte hayat budur ! ister evet olsun ister hayır hayat devam ediyor. Bu hareket çok güzel olacak.
Buncan önceki FMK çok başarılı bir girişimdi ve oldukça faydalıydı. Bu girişimde ilk başta çok doğru ve başarılı olacak gibi düşündüm fakat birden aklıma şöyle bir şey geldi. Sizin de önceki yazınızda bahsettiğiniz “reddedilmek beni motive etmişti” duygusu reddedilme sonrası içine girdiğimiz durumdan sonra nerede yanlış yaptığımız, nerenin eksik olduğu gibi konularda kendimizi tekrardan gözden geçirip hatamız varsa düzeltip oyuna yeniden dahil olmamızı sağlayacaktır diye düşünüyorum. Aslında daha önce Uğur Özmen’in değişime yönelik hazırladığı şema http://goo.gl/wqxB gibi reddedilmenin de bir yaşam eğrisi olduğunu düşünüyorum.
Reddedildiğimiz gerçekler yüzleşip bir sonraki adımda daha iyisini yapmak yerine kişiye bir kart verip bunun etkisinden kolayca çıkar ve reddedilmeyi bir alışkanlık haline getirirsek tehlikeli bir oyun olabilir.
Pingback: Reddedilmek artık eğlenceli bir şey « Ömer Enis
Çok iyi bir fikir REDDedilmek umursanmaz olacak.. =)
Bu kartlarin bir de ingilizcesi olsa…
Fikir tam anlamıyla ÇOK KEYİFLİ…
Olaya bunun daha fazla “evet” almayı öğrenmek için bir yol olduğu gözüyle bakınca işler daha kolaylaşıyor galiba, artık tecrübeyle sabit;)
Ben de varım;)
Süper..!
Çok güzel hareketler bunlar ;)
Tek kelimeyle MUHTEŞEM… En kısa zamanda kartları taşıycam cüzdanımda… gerçi artık reddedilmemek için insanlardan çok az şey istiyorum ama güzel bir şekilde reddedilmeyi öğrenmek de çok büyük kazanç… Ne demiş Beckett usta, “hep denedin hep yenildin yine dene yine yenil. Daha iyi yenil”…
Tunç gerçekten abartmıyorum ama çok çok çok beğendim… Çok da felsefik bir hareket olmuş bu… İlginç bir tesadüf yine bir yıl önce tam bu aylarda ve tam ayın bugunlerinde, ‘yeniay’da sen FMK’yı yaratmıştın… Yaklaşık 27 Şubat ya da biraz öncesi olmalı… Ve şimdi onun afacan ama hassas erkek kardeşi doğdu…. Aynı zamanlarda ve yine yeniay’da…
Bu da diğeri gibi başarılı olacak, red kartı bırakabilenler kendilerine güvenlerini kazanacaklar…
Redd kartı bırakmak aslında bir kendine güven ifadesi… Kendine inanmanın, bunu aşmanın ifadesi… Harika bir fikir…. Ben bir REDD’ciyim….
güzel tunç. redd-edilmeye devam dostum. her red bir ANTAGONİSTTİR. her antagonist yolumuza çıkan bizi iyi edecek şifacımızdır.
ahaha süper! bayıldım bu fikire…
hatta bence biraz daha renklendirebiliriz.
kartları sarı ve kırmızı olarak 2 ayrı renk basalım.
ilk red sarı renk olsun. uyarı :)
baktın anı hatayı yaptı, o zaman çift sarı= kırmızı ”oyundışı” kalsın :)
çok insafsızım..?? :)
yok yok her insan oyundışı kalmadan bir şansı hak eder :))
Pingback: Tunç kılınçın yeni oyunu beni reddettin » Arsivtr.com
Senden daha delisi yok, süper bir fikir kartlar hazırlıyorum.:=)
Türkiye ‘nin oyun kurucusu olacaksın az kaldı. Denemek lazım nasıl bir tepki alacağız kartı verince :) Ayrıca kartlar kırmızı olsa daha güzel olurmuş sanki?
Pingback: Beni REDDettin! | Türk Kaynak
bu da güzel ben de siteme taşıyayım:))
reddedersen kartını benim adıma kendine uzat tamam mı?
:)))
ben bu siteye sahip olmak istiyorum sakın reddetme dermişim :) kartı bırakır kaçarım :)
Şahsen ben bu oluşumu çok beğenedim. Karşıdaki insanı kişisel tatminkarlık için üzmektir bu. Yanlış olduğunu hatta bencillik olduğunu düşünüyorum.
Pingback: Fikir Atolyesi Faili Meçhul Kıyak!
Yine güzel bir “terapi oyunu” ile karşı karşıyayız. :) Bir önceki oyunumuz FMK, hem mutlu olmak, hem de mutlu etmek için hoş bir oyundu. Şimdiki ise, hem karşımızdakinin -samimi olanların- mutsuz olmamasını sağlıyor, hem de bize güzel bir şey hatırlatıyor;
“bir yere ulaşmak için tek bir araç yoktur, birisi olmazsa bile daha iyisini bulma şansınız var demektir”.
Tabi samimi olmayanlara da biraz “tokat” niteliği de taşımıyor değil; “ben sana muhtaç değilim” gibi. :)
Bazen hiç düşünmeden hayır diyoruz, “bir tamam”ın karşımızdaki için çok şey olduğu yerlerde, zamanlarda; bazen de bir türlü hayır demeyi bilmiyoruz, karşımızdakini kıracağımız korkusuyla.
Ne fark edecek bir kağıt parçası peki? Herkes için gülümsemek işte böyle bir şey, sen herkes için gülümsüyorsun ve herkes de seninle birlikte: hayattaki bu küçücük oyunlara hasret içimizdeki çocuklara hediye için sağolasın.
“Evet denirse ne mutlu. Denmedi mi, al sana kart! Her iki durumda da eğleneceğimi biliyor olmak, baştan reddedilme korkumu azaltıyor.”
İşte bu cümle için çok teşekkür ederim Tunç abi.
Uzun zamandır hoşlandığım kıza açılmak için bir bahanem oldu.
Mutlaka sonuçlarını da buraya yazacağım…